Batman: Arkham Asylum

Faruk AKINCI 08 Ekim 2009 22:20 - Güncelleme: 30 Ekim 2009 11:36

Oynanış, grafikler ve karakterler o kadar iyi görünüyordu ki açıkçası heyecanlanmamak elde değildi. Biz de daha fazla bir merakla beklemeye başladık oyunu. Tıpkı film oyunları gibi, süper kahraman oyunlarının da ‘kötü çıkma’ alışkanlığı olduğunu bildiğimizden yine de bir açık kapı bırakıyorduk. Ama Batman geldi ve o açık kapıyı ‘bam’ diye yüzümüze vurdu. Batman Arkham Asylum neredeyse tüm beklentilerimizi karşılayarak, sonunda soluksuz bir Batman macerası yaşamamızı sağladı.

YÜZLERCE MANYAĞIN ARASINDA
Bir kere Batman Arkham Asylum, Batman malzemesini çok başarılı bir şekilde kullanıyor. Yapımcılar Batman’i ve diğer karakterleri çok iyi analiz etmişler. Gerek atmosfer, gerekse karakter işlenişi üst düzeyde. Oyunun başarılı olduğu tek yer işleniş değil elbette ki… Batman sadece tasarım olarak değil, oynanış olarak da başarıyla yedirilmiş oyuna. Batman Arkham Asylum bir aksiyon oyunu olmasına karşın, düşmanlarınıza şuursuzca dalmanızın cezasını kesmeyi bilen bir yapıya sahip. Yani aksiyondan anladığınız şey, ortalığa bama güme dalmaksa unutun gitsin. Gerçekten Batman olmalı, karanlıklarda düşmanlarınızı izlemeli ve stratejinizi planlamalısınız. Oyun bunu yapabilmeniz için her şeyi sunuyor. Haritalar saklanmak için gayet uygun. Batman’in ekipmanı düşmanı pusuya düşürmek için birebir. Kısacası size sadece helvayı yapmak düşüyor. Neyse, oyunun heyecanı ile biraz hızlı girdim yazıya, toparlayalım… Batman Arkham Asylum, daha açar açmaz sizi kendine doğru çekmeye başlıyor. Menü tasarımından, müziklere kadar belli ki her şeye özen gösterilmiş. Sonra üç farklı zorluk seçeneğinden (kolay, normal, zor) birini seçerek oyuna başlıyorsunuz. Oyun açıldığı zamansa bilesiniz ki bir daha geri dönüş yok, kaptırıp gideceksiniz. Birbirini kovalayan sürükleyici sahnelerde Batman’in, azılı düşmanı Joker’ı yakaladığını ve Gotham şehrinin ünlü akıl hastanesi Arkham’a götürdüğünü izliyorsunuz. Arkham’da güvenlik güçleri teyakkuza geçmiş durumda ve polis güçleri de Batman’a destek verir haldeler. Fakat belli ki ters giden bir şeyler var. Batman’in ağzından belli belirsiz “Joker neredeyse hiç savunmadı kendini…” sözcükleri dökülüyor. O ters giden şeylerin aslında koca bir tuzak olduğunun anlaşılması için aradan fazla süre geçmiyor. Kısa sürede yüksek seviyede korunaklı akıl hastanesini ele geçirmeyi başaran Joker ve sağ kolu Harley Quinn, içeride tıkılı olan tüm manyakları serbest bırakıyorlar. O anda içeride sadece Batman ve yüzlerce manyak kalıyor. Elbette ki sırası gelince Batman’in azılı birkaç düşmanı daha ortamda boy göstermeye başlıyorlar. İnanın ki Batman Arkham Asylum’ın açılış sahneleri, son yıllarda gördüğüm en başarılı ara sahnelerden birkaçını barındırıyor içinde. Sonrasında zaten kontrol size geçiyor ve Batman’in belki de en zor macerası başlamış oluyor. Bundan sonraysa karanlıklarda kalmalı, düşmanlarınızı teker teker avlamalı ve zorda kaldığınız zaman yumruklarınızı konuşturmalısınız.

GAFİL AVLAMAK
Batman yakın dövüşte son derece etkili. Oyunun sistemiyse herhangi bir üçüncü kişi aksiyon oyunundan çok Assassin’s Creed’e benziyor. Çevreniz dört-beş düşmanla sarılmış olsa bile hepsini de rahatlıkla alaşağı edebiliyorsunuz. Elbette ki Batman’in baktığı yer son derece önemli. Odaklanmak istediğiniz düşmanı yön tuşları ile seçebiliyorsunuz. Sıcak çatışmaya girmediğiniz anlarda ise mutlaka karanlıklarda kalmanızı öneriyorum. Bu sayede hem hayatta kalma şansınız artıyor, hem de oyundan çok daha fazla keyif alıyorsunuz. Örneğin, Batman herhangi bir çıkıntıdan baş aşağı sallanabiliyor. Bu pozisyonda eğer altınızda bir düşman varsa onu direkt kapabiliyorsunuz. Artık onunla ne yapacağınız size kalmış. Zaten yüksek yerlerde gezmek her zaman için çok daha etkili. Etrafı geniş bir açıdan görebiliyor ve istediğiniz düşmana saldırabiliyorsunuz. Yüksek bir yerden bir düşmana saldırmak istediğiniz zaman Batman ona doğru uçabiliyor. Bu sayede yüksek hasar veren sürpriz bir saldırı gerçekleştirebiliyorsunuz.

BÜYÜKLERE OYUNCAKLAR
Oyunda Batman’in türlü araç gereçlerini de kullanma şansınız olacak. Ninja yıldızı ve halat gibi ekipmanlar çoğu zaman kurtarıcınız olabiliyor. Uzaktaki bir düşmana saldırmak için yıldızları kullanabiliyorsunuz. Diğer yandan sıkıştığınız anlarda da halatınız sayesinde göz kırpana kadar kaybolabiliyorsunuz. Oyunun bir de bulmaca tarafı var. Özel dedektif görüşü sayesinde, ortamda Batman’in kullanabileceği her türlü objeyi görebiliyorsunuz. Ayrıca bu görüş sayesinde düşmanlarınızı çok daha rahat tespit edebiliyor ve nasıl bir durumda olduklarını takip edebiliyorsunuz.

KAÇIRMAYIN
Batman Arkham Asylum’ın grafik teknolojisi ise Unreal 3 motorundan geliyor ve inanın bana oyun muhteşem görünüyor. Karakterler, çevre ve nesneler müthiş bir uyum içindeler. Aynı şeyi müzikler ve sesler için de söyleyebiliriz. Özellikle ortam kızıştığı anda giren müzikler gerçekten enfes. Ayrıca seslendirmeler de gayet başarılı. Uzun lafın kısası bu oyunu ne yapın edin, mutlaka en az bir kere oynayın. Hatta sıkı bir Batman hayranıysanız 10 kere de oynayabilirsiniz.

DÖVÜŞÜNBildiğiniz üzere Bruce Wayne, Batman olmadan önce ağır bir ninjitsu eğitiminden geçiyordu. Bu nedenle yakın dövüşte oldukça iyi. Ancak etrafınız sarılı olduğunda yönü çok iyi ayarlamak durumundasınız.

GEZİNOyunun kontrollerine yeterince ısınırsanız, karanlığın içinde bir gölge gibi kimseye görünmeden süzülmeye başlayabilirsiniz. Bu sayede düşmanları teker teker kapacak, etrafınıza korku salacaksınız.

KULLANINBatman’in cephaneliğinde birkaç farklı kullanışlı alet edevat bulunuyor. Bunları mutlaka tanıyın ve kullanın. Bu sayede mesafe ve sayı tanımaksızın, düşmanlarınızı birer ikişer avlayabiliyorsunuz.

TANIYINOrtamın şenlendiğini duyan Batman’in en azılı düşmanları ilerleyen bölümlerde karşınıza çıkmaya başlayacaklar. Her bir boss değişik taktiklerle mağlup edilebiliyor. Bunları keşfetmek ise başlı başına bir eğlence unsuru.

İZLEYİNOyunun kendi grafik motoru ile yapılmış ara sahneler hem sürükleyici, hem de hikayeyi takip etmek açısından önemli. Belli ki yapımcı firma tüm bu ara sahneler için epeyce uğraşmış. Son zamanlarda gördüklerimizin belki de en iyileri.