reklamı kapat

POPÜLER

Catherine incelemesi

En son oynadığınız oyunun hikayesi neydi hatırlıyor musunuz? Bir düşünmenizi istiyoruz sizden. En son kime ateş ettiniz, kime kılıç salladınız ya da hangi takıma gol attınız? Hangi gezegenleri kurtardınız en son kötü düşmanların elinden? Modern oyunlarda artık konsept aşağı yukarı bellidir. Oyunun içinde ya arkadaşlarınıza ya da yapay zekaya karşı sürekli bir rekabet halindesinizdir. En hızlı yarışçı, en golcü futbolcu ya da en süper asker olmalısınız. Fakat nadir de olsa bir oyun çıkagelir ve tüm dengeleri değiştirir. Catherine işte bu sınıfa dahil edebileceğimiz oyunlardan biri. O zaman şunu sorabiliriz sanırım, en son hangi oyunda iki kadını aynı anda idare etmeyi denediniz?

ÇOK SICAK
Vincent’ın yaşadığı mahallede son zamanlarda garip olaylar olmaktadır. İnsanlar uykularında ölmekte ve sabahları suratlarında bir acı ifadesiyle yakınları tarafından bulunmaktadırlar. Bu kurbanların tümü de erkektir. Olay medyada geniş yer bulur ve doğal olarak bir dedikodu fırtınası alıp başını gider. Söylentiye göre biri uykusunda düştüğünü görür ve zamanında uyanamazsa ölüm onun için kaçınılmazdır. Vincent ise bu tuhaf olayların yaşandığı sıralarda beş yıldır sevgilisi olan Katherine’e evlenme teklif etmeyi düşünmektedir. Tam da her zaman takıldığı barda bir içki almış düşünürken, barda epeyce boş masa olmasına karşın bir kadın gelip yanına oturur. Adı Catherine’dir ve Vincent kadına hasta olur. Geceyi Vincent’ın evinde birlikte geçirirler. Catherine’le tanıştıktan sonra Vincent korkunç kabuslar görmeye başlar. Bu kabuslar ölümle sonuçlanan hikayelere çok benzemektedir. Bu tuhaf kabuslarda bir şeyler onu öldürmeye çalışmaktadır. Eğer Vincent bu kabuslarda ölürse gerçek hayatta da ölecektir. Bir süre sonra Vincent için gerçeklik ve kabuslar birbirine karışmaya başlar. Vincent bundan sonra sadece hayatta kalmaya çalışmayacak, aynı zamanda Katherine ve Catherine arasında bir seçim yapmaya da zorlanacaktır. Nasıl? Her gün oynadığınız şeylere pek benzemiyor, değil mi? Herkesin oyun dünyasına adım atmasında bir neden vardır. Bu satırların yazarı da oyunlarda karşılaştığı muhteşem senaryolar sayesinde bir oyun delisine dönüşmüştü. Catherine tam da “senaryo için oynanan oyun” hasretine düşmüşken gelip bizi aşık etti kendine. Ezber bozması, değişik olması ve farklı oyun yapıları içermesiyle Catherine, tam bir yetişkin oyunu. Kesinlikle 18 yaşından küçüklere göre bir oyun değil. Oyunun içinde son derece erotik sahneler de bulunuyor. Yani oyunun çizgi film benzeri grafiklerine aldanıp da oyunu çocuğunuza alayım demeyin sakın. Oyun genel hatlarıyla iki farklı şekilde oynanıyor: Gündüz ve gece farklı şeyler yapıyorsunuz. Gündüz Vincent sosyal hayatına devam edebiliyor. Arkadaşlarıyla buluşabiliyor; aynı anda iki kadını idare etmeye çalışıyor. Vaktinin büyük kısmıysa her zaman takıldığı barda geçiyor. Burada içki içebilir, insanlarla sohbet edebilir ve müzik dinleyebilirsiniz. Kısacası genç bir erkek bir gün içinde neler yapıyorsa onları yapıyorsunuz. Fakat gece olduğunda Vincent’ın kabusları da başlıyor. Oyunun bu kısmıysa tamamen farklı bir oynanış gerektiriyor. Kabus kısımları ağırlıklı olarak kafanızı ve reflekslerinizi kullandığınız platform bölümlerinden oluşuyor. Bu bölümlerde Vincent sürekli tırmanmak ve kaçmak zorunda aksi takdirde aşağı düşüp ölecek. Vincent’ın altındaki kayalar ve taşlar sürekli çekiliyor çünkü. Bunu yaparken bir yandan etraftaki platformları ittirip çekmeli ve sizi bir üst kata taşıyacak basamakları yakalamalısınız. Kulağa eğlenceli gelmese de inanın oynarken başka duygularla oynuyorsunuz oyunu.

BULMACA DA NE?
Catherine’in büyük bir kısmı bu kabus kısımlarından oluşuyor. Burada sadece platform özelliklerine değil, çeşitli bulmacalara da dikkat etmelisiniz. Bu kabus bölümleri o denli başarılı işlenmiş ki hikayenin bir sonraki adımda sizi nereye taşıyacağını merak ediyorsunuz. Bir şekilde önünüzdeki kısım zor bile olsa senaryo akışını merak ettiğinizden pek takmıyorsunuz bunu; merakın sağladığı motivasyon sizi götürüyor. Oyunda doğru ya da yanlış verdiğiniz her karar Vincent’ın karakterini ve oyunun gidişatını doğrudan etkiliyor. Tahmin edebileceğiniz gibi oyunda birden fazla son bulunuyor. Oyunda verdiğiniz tüm kararlar elbette ki hangi sonu göreceğinizi değiştiriyor. Fakat macera oyunu özelliklerinden, platform oynanışa kadar her şey o denli bir ahenk ve anlatım zenginliği içinde ki oyunun hiçbir özelliği sırıtmıyor. Eh, hikaye de sağlam olunca kaptırıp gidiyorsunuz.

KABUSLARIN İÇİNDE
Oyunda ilginç bir şekilde işleyen bir de ahlak sistemi bulunuyor. Vincent’ın oyunda verdiği kararlara ve haydi daha açık konuşalım, iki kadını nasıl idare ettiğine bağlı olarak bu “ahlakmetre” değişkenlik gösteriyor. Bu durum da oyundaki neredeyse tüm karakterlerle olan ilişkilerinize yansıyor ve oyunun sonunu direkt etkiliyor. Bu arada oyunda sadece hikaye modu yok. Bunun yanında Babel ve Colosseum adlı iki mod daha bulunuyor. Babel modunda iki kişi olarak oynayabiliyor; dört geniş seviyede iki arkadaş takılabiliyorsunuz. Asıl zevkli olansa Colosseum modu; bu seçenekte yine iki arkadaş büyükçe bir kuleye önce tırmanmaya çalışıyorsunuz. Catherine gibi sıkı bir macera/korku oyunundan son bekleyeceğimiz şey bir multiplayer moduydu ama koymuşlar işte…

DÜŞMEDEN UYANIN
Catherine uzunca bir zamandır hasret kaldığımız bir türün kalelerinden biri ve gerçekten kaliteli bir yapım. Tek sorun kendini biraz fazla tekrar etmesi ancak senaryo o kadar sürükleyici ki bunu görmezden gelebiliyorsunuz. Eğer oyunlarda sürekli savaşmaktan sıkıldıysanız ve gerçekten farklı bir deneyim arıyorsanız Catherine size ilaç gibi gelecektir. Uzun zamandır dinlemediğiniz kadar ilginç bir hikaye dinleyeceğinize dair size söz veriyoruz.