reklamı kapat

POPÜLER

Crysis 2 incelemesi

İlk Crysis oyunu teknolojik anlamda bir sıçrama gerçekleştirmişti. Hatırlayacak olursanız Yerli kardeşler ve geliştirme şirketleri Crytek, oyun piyasasında dikkatleri Far Cry ile üzerlerine çekmişti. Far Cry açık uçlu ve sıkı senaryolu bir FPS oyunuydu. Crytek, Far Cry’da başlattıkları akımı, Crysis ile mükemmelliğe ulaştırmıştı. Sağlam karakterler, açık uçlu bir oyun yapısı ve grafik standartlarını yeniden belirleyen bir görsellik, Crytek’in dünya oyun piyasasının en tanınan aktörlerinden olmasını sağlamıştı. Ayrıca oyun Türkçe dublajlı ilk oyun olarak tarih sahnesindeki yerini alıyordu. Haliyle, tüm oyuncular Crysis 2’yi büyük bir ilgi ve merakla bekliyordu. Crysis 2 yine bir başyapıt olarak karşımızda duruyor. Yenilenen Nano-suit, merakınızı cezbeden bir senaryo ve inanılmaz grafiklerle birlikte Crysis 2 asla kaçırmak istemeyeceğiniz bir deneyim.

SAVAŞIN ORTASINDA
Oyun New York’ta yaşanan bir salgın hastalık haberiyle açılıyor. Dünyanın başkentini kaosa sürükleyen bu hastalığın Ebola olduğu sanılıyor ilk önce. Fakat ayırt edebilen gözler olayın arkasında çok daha büyük olayların döndüğünü görebiliyor. Milyonlarca insan hayatını kaybediyor. Hayatta kalanlar hükümet tarafından toplama kamplarına gönderiliyor. Şehir resmen karantina altına alınıyor ve ordu olaya direkt olarak el koyuyor. New York’ta hayat duruyor. Fakat olayın arkasında bir uzaylı istilası var. Bilinen taktiklerle ilerlemeyen uzaylılar, şehri işgal ediyor. Ordu, Hargreaves-Rasch adlı teknoloji şirketinin paralı askerleri ve uzaylılar arasında büyük ölçekli bir savaş çıkıyor. Biz de bu noktada New York’a çıkarma yapmak üzere olan Delta askeri Alcatraz olarak şehre giriş yapıyoruz. Tam o sırada taşıma gemimize saldırılıyor ve baygın bir halde New York limanına vuruyoruz. Ölmek üzereyken tanıdık bir sima bizi kurtarıyor. İlk oyundan hatırlayacağımız Prophet, yeni tasarım Nano-suit’iyle birlikte bizi kurtarıp iyileştiriyor. Fakat birkaç gün sonra Prophet’in “Ben bittim, artık dayanacak gücüm kalmadı” sözleriyle kendi hayatına son verdiğine şahit oluyoruz. Bu noktadan sonra kontrol bize geçiyor ve kocaman New York’un içinde yolumuzu bulmaya çalışıyoruz. Crysis 2, ilk oyun gibi açık uçlu değil daha çok konu anlatımının ön planda olduğu görece çizgisel bir oyun. Ancak oyunun haritaları o kadar geniş ki bunu pek hissetmiyorsunuz. Aklınıza dar koridorlar ve odalar gelmesin. Oyunun içinde ‘içeride’ olduğunuz zamanlar da var ancak Crysis 2’nin büyük kısmı geniş alanlarda geçiyor. Oyunun grafiklerinden sonra en çok ön plana çıkan özelliği sunduğu taktiksel seçenekler. Crysis 2’nin başrolünü Nano-suit’in oynadığını düşünecek olursak bu pek de sürpriz olmasa gerek. Yeni Nano-suit son derece gelişmiş bir arazi tarama sistemine sahip. Üç tip görüş özelliği var yeni oyuncağımızın. Birincisi normal görüş sistemi; bu FPS oyunlarından bildiğimiz normal HUD olarak görev yapıyor. Kaç kurşun kaldığını, o an kullanmakta olduğunuz silahınızın özelliklerini görebiliyorsunuz. İkincisi termal görüş sistemi. Etrafta bulunan nesne ve canlıların vücut ısılarına duyarlı olan bu sistem, özellikle görüş mesafesinin düştüğü anlarda çok işinize yarıyor. Aynı zamanda karanlık içinde de ortalığı net bir şekilde görebiliyorsunuz. Üçüncüyse arazi tarama sistemi. Bu görüş seçeneğinde Nano-suit size taktiksel seçenekler de sunabiliyor. Örneğin, düşmanlara görünmeden ilerleyebileceğiniz gizli bir patika varsa sizi bundan haberdar edebiliyor.

NEW YORK! NEW YORK!
Nano-suit’in güzellikleri saymakla bitecek gibi değil. Belirli bir süre içinde tamamen görünmez olmak, yüksek yerlere zıplayabilmek, araçları yükseğe savurabilecek kadar güçlenmek ya da suit’in kalınlığını ve dayanıklılığını artırıp gelen kurşunları üzerinize çekebilmek mümkün. Tüm bu özelliklerin hepsine tek bir tuşla ulaşabiliyorsunuz. Oyunun kontrol şeması gayet kullanışlı. Bir diğer önemli noktaysa Nano-suit’in bu özelliklerini geliştirebiliyor olmanız. Öldürdüğünüz uzaylıların bedenlerinden toplayabileceğiniz nano tözler ile giysinizin hemen hemen tüm özelliklerine yeni özellikler ekleyebiliyorsunuz. Mesela görünmezlik sürenizi uzatabiliyorsunuz.

TAKTİK ESNEKLİK
Diğer taraftan silahların özelliklerini değiştirebilme şansınız da var. Kullandığınız hemen her türlü silahın özellikleriyle oynayabiliyorsunuz. Susturucular, lazer ya da optik nişangahlar emrinize amade. Kısacası oyun taktik anlamda kullanabileceğiniz sınırsız varyasyona sahip. Size sadece taktiklerinizi belirlemek kalıyor. Bu aynı zamanda oyunun yeniden oynanabilirliğini artıran bir unsur. Her oynayışınızda yeni deneyimler yaşayabiliyorsunuz. Oyunun yapay zekası bazı yerlerde saçmalasa da sıklıkla canınızı çıkarabilecek hamlelerde de bulunuyor. İyi siper alıyor ve ekip çalışması yapabiliyor. Elinizdeki taktik seçeneklerinin hemen hepsini kullanmak durumunda kalıyorsunuz.

KAÇIRILMAMALI
Crysis 2’nin grafiklerine ve müziklerine diyecek hiçbir şey yok. Oyunun tema müziği ünlü Hollywood müzisyeni Hans Zimmer tarafından bestelenmiş. Kesinlikle harika. Ortama göre değişen dinamik müzikler de cabası. Ancak grafikleri gördüğünüz anda şöyle bir afallayabilirsiniz. O koca savaşın ortasında durup da bir deniz manzarası seyredeceğinizi şimdiden söyleyebiliriz. Kısacası Crysis 2 yüksek beklentilerimizi karşılayan nefis bir oyun olmuş. Son olarak oyunun tamamen Türkçe dublajlı olduğunu da belirtelim. Böylesi bir oyunu tamamen kendi dilimizde oynuyor olmak bambaşka bir deneyim. Buradan Yerli kardeşleri bir kez daha tebrik etmek gerek.

► Detaylar ve puan tablosu sayfa 2‘de