Gelişen teknoloji neticesinde artık popüler iletişim araçlarının başında internet geliyor. Hitap edilen kullanıcı yelpazesi düşünüldüğünde, son dönemde devletlerin de ilgi odağı bu yöne kaymaya başladı. Günümüzde -başta yabancı ülkelerde olmak üzere- seçim çalışmalarının önemli ayağı sanal dünya aracılığıyla yürütülürken, halkın devlet yöneticilerine dair soruları Twitter gibi sosyal ağlardan yanıtlanıyor. Fakat diğer taraftan yüklenen içerikler göz önüne alındığında adeta açık tehdit anlamına gelen internet , kimi ülkelerde ciddi kısıtlama ve yasaklamaların yaşanmasına neden oluyor.
Öyle ki vatandaşlarını kendi belirledikleri içeriklere yönlendirmek isteyen Çin, getirdiği geniş kapsamlı engelleme neticesinde kapalı ağ denilen sisteme geçiş yaptı. Örneğin kasım ayında Google’ı yasaklayan Çin kendi arama motorunu devreye aldı. Bunun bir benzeri ise şu günlerde İran’da yaşanıyor. Google, Facebook ve YouTube’a erişimi tek seferde kapatan yönetim kendi video izleme platformunu kurdu. Mehr ismindeki serviste devlet onayından geçebilen içerikler yayınlanırken ülkede yaşanan önemli gelişmeler de ilk ağızdan bildiriliyor. ABD’yi interneti yönetmekle suçlayan İran hükümetinin aldığı kararın doğru olup olmadığı ise tartışmalara neden oldu.
