reklamı kapat

POPÜLER

Killzone: Mercenary incelemesi

 - Güncelleme: 26 Kasım 2013 03:03

Killzone: Mercenary

TEK KİŞİLİK ORDU
Killzone: Mercenary’nin isminin hakkını verdiği tek nokta paralı asker olmamız değil. Oyunun her noktasından para ile ilgili bir şey fışkırıyor. Senaryoda ilerledikçe durdurulamaz bir asker haline gelebiliyorsunuz ancak bunun için mevcut olan tüm geliştirmeleri yapmanız gerekiyor. Zırhınız, silahlarınız ve daha pek çok araç gereç için sürüsüyle geliştirme bulunuyor ve bunların hepsi için de para gerekiyor. Ancak oyun o kadar cömert ki, çok kısa sürede bir tanka dönüşmeniz işten bile değil. Yaptığınız her eylemin karşılığını alıyorsunuz. Düşmanları kafasından vurmanın da ödülü var, yerdeki bir şarjörü almanın da. Yani oyun boyunca yaptığınız her eylem size artı olarak geri dönüyor.

Kısa sayılabilecek oyun süresi düşünüldüğünde bu tarz bir ödüllendirme sisteminin bulunması mantıklı duruyor. Ancak parayla alabilecekleriniz arasında en ilgi çekici olan ise VAN-Guard System adı verilen yetenekler. Bu yetenekler sayesinde daha gizli saldırılar gerçekleştirebiliyor, bilgisayar kontrollü füzeleri düşmanlarınızın üzerine yollayabiliyorsunuz. Oyunda buna benzer sekiz yetenek bulunuyor ve geliştirmelerle birleştiklerinde özellikle oyunun sonlarına doğru tam bir durdurulamaz savaş makinesi haline geliyorsunuz.

DEMEK Kİ OLUYORMUŞ
Bir oyuna PS Vita’da bugüne dek çıkmış en iyi yapım payesini veriyorsak her anlamda bunun altını doldurmamız gerekir. Vita’nın çıkışından bu yana ortaya koyduğu en önemli argümanı, PS3 seviyesinde grafikleri ellerimizin arasında bize sunacağıydı. Bugüne dek Uncharted: Golden Abyss dışında bu sözün altından kalkabilen çok yapım göremedik. Ancak Killzone: Mercenary, grafiksel anlamda bugüne dek beklediğimiz performansı sonunda almamızı sağlıyor.

El konsollarında yer alan FPS oyunları genellikle koridorlardan oluşan haritalarıyla oldukça basmakalıp bir yapıda olurdu. Mercenary ise geniş oyun alanları ile burada da farkını ortaya koyuyor. Özellikle detaylara gösterilen özen şapka çıkarılacak seviyede. Elbette oldukça küçük bir ekranda olması bu etkileyiciliği biraz düşürüyor ve bazı animasyon hataları da yok değil ancak bu Killzone: Mercenary’nin müthiş bir görselliğe sahip olduğunu gerçeğini asla değiştirmiyor. Seslendirme konusunda ise tıpkı Killzone 3’te olduğu gibi tamamen Türkçe bir seslendirme ile karşılaşıyoruz. Kalitesi onun biraz daha altında olsa da yine de tatmin edici. Bir el konsolunda Türkçe seslendirmeye sahip oyun oynamak gerçekten keyifliymiş.

VITA’LARINIZI HAZIRLAYIN
Bir PS Vita oyunu için tıpkı PS3’e çıkmış büyük bütçeli yapımlara kullanacağımız tarzda cümleler kurmak uzun zamandır hayalimizdi. Killzone: Mercenary ile bu hayalimizi gerçekleştirmiş olmaktan son derece memnunuz. Hem PS Vita’nın gerçek gücünü görmek hem de el konsollarında oldukça keyifli bir şekilde FPS tarzı oyunlar oynanabildiğini deneyimlemek için Killzone: Mercenary’e bir şans vermelisiniz.