Google hiçbir zaman sadece bir teknoloji şirketi olmadı. Hayata geçirdiği projelerin tamamının odağında insan ve sonucunda da bir katma değer sunma amacı taşıdığı bir gerçek. Fakat tüm bu değerlerden dünyanın sadece üçte birlik payı yani internet erişimine sahip kısmı yararlanabildi. Dünyanın internete erişme imkanı bulunmayan üçte ikisi için Google ve diğer tüm bilgi kaynaklarının hiçbir önemi kalmıyor.
Kalan üçte ikinin henüz internete erişimi olmadığını bilen ve bu küresel topluluğa erişim imkanını tüm dünya geneline yaymayı amaçlayan Google, Loon adı verilen bir projesinde önemli gelişmeler kaydetti. Loon, dünyanın her yerine balonlarla interneti ulaştırmayı amaçlayan küresel çapta bir Google projesi. Projeye göre Loon balonları, stratosfere çıkarak dünya çevresinde dolaşıma geçiyor. Bu dolaşımın yönüne stratosferdeki düşük hızlı rüzgar akımlarından yararlanan bir yazılım algoritması aracılığıyla karar veriliyor ve balon ihtiyaç duyulan noktaya bu akımlar aracılığıyla ulaşıyor.
Balonlara ihtiyaç duydukları enerji, alt kısıma konumlandırılan güneş panellerinden sağlanıyor. Tam güneş ışığında bu paneller 100 Watt’lık güç yaratabiliyor. Bu güç hem balonların çalışmasına hem de gece için enerji depolanmasına yetiyor. Balonun hareketi için rüzgar enerjisi, çalışması için de güneş enerjisinden yararlanılarak tamamen yenilenebilir kaynaklar kullanılmış oluyor.
Kullanıcılar balon ağına binalarına kurdukları özel bir anten aracılığıyla bağlanabiliyor. Sinyaller balonlar arasında aktarılarak tüm dünyaya ulaştırılıyor.
Proje için tasarlanan balonlar yüksek basınç ortamlarında kullanılabilmesi için özel olarak polietilenden üretiliyor. Her bir balon karada 40 km’lik bir alana bağlantı sağlayabiliyor. Bu sayede özellikle az gelişmiş ülkelerde eğitimden sağlığa, tarımdan kültüre birçok alanda internetin insanlığa sunduğu tüm bilgilerin paylaşılarak kalkınmanın artırılması amaçlanıyor.
Projenin test çalışmaları Haziran 2013’den beri Yeni Zelanda’da bir grup Loon Projesi gönüllüsü tarafından gerçekleştiriliyor. Şimdiye kadar 30 balon gökyüzünde konumlandırıldı ve gönüllülerden elde edilen kullanım verilerine göre teknolojik iyileştirmeler devam ediyor.
Proje tüm hızıyla geliştirilmeye ve özellikle az gelişmiş ülkelere yapacağı katkı dikkate alındığında küresel anlamda aldığı desteğe rağmen bazı endişeleri ve soruları da beraberinde getiriyor. Örneğin görece olarak daha kapalı bir sisteme sahip olarak nitelendirebileceğimiz Çin, Kuzey Kore gibi ülkelerin güvenlik endişeleri ile bu balonların özgürce dolaşımına izin vermeyecekleri de tartışılıyor. Projenin gelişimi ve ülkelerin bu küresel hedefe bakışına dair ileride daha detaylı bilgilere sahip olacağız. Ancak bilgiye zengin-fakir tüm dünya vatandaşlarının erişebilmesinin pozitif sonuçları projenin temel motivasyonu olarak görülüyor. Projeye ilişkin gelişmeler ve merak edilen birçok soruya proje ekibinin verdikleri yanıtlar Google Plus içerisinde oluşturulan proje sayfasından paylaşılıyor.
VİDEO