Nissan Avrupa AR-Ge Sorumlusu David Moss, markasının elektrik geleceğinde hayati rol oynayacak batarya teknolojisi hakkında konuştu.
2030 yılından itibaren Avrupa merkezli olarak sadece elektrikli otomobiller satan bir oluşum için hazırlanan Nissan, pazardaki diğer üreticilerde gördüğümüz gibi ciddi bir dönüşüm sürecinde. Ariya üzerinden ürün gamındaki değişimi başlatan Japon üretici, elektrik teknolojiyle ilgili AR-GE süreçlerine de önemli yatırımlar yapıyor. Son olarak düzenlenen Qashqai ve X-Trail lansmanlarında sorularımızı yanıtlayan Türkiye Genel Müdürü Abi Ghanem, katı yapılı batarya teknolojisiyle ilgili marka içerisinde ciddi bir hazırlığın olduğunu ifade etmişti. Konuyla ilgili yeni açıklamalar ise markanın Avrupa AR-Ge Sorumlusu David Moss’tan geldi. Moss, 2028 yılı itibarıyla katı yapılı batarya teknolojisini seri üretime taşımak istediklerini ifade etti.
Geliştirilen katı yapılı batarya teknolojisiyle segmentlerinde lider niteliği taşıyacak modeller ortaya çıkartma potansiyellerini vurgulayan David Moss, 2028’e kadar uzanacak süreci üç kademede planladıklarını ifade ediyor. 2025’ten itibaren bu sistemi pilot program çerçevesinde üretim tesislerine taşıyacaklarını açıklayan Moss, 2026’ya kadar test programını tamamlamak istediklerini ifade ediyor. 2028 ise üçüncü adım olarak seri üretim niteliği taşıyacak.
Geliştirme sürecinin sonunda maliyetleri de azaltmak istediklerini vurgulayan Moss;” Nissan olarak katı yapılı batarya teknolojisi için Oxford Üniversitesi’nin alanlarında en iyileriyle birlikte çalışıyoruz. Lityum-iyon temelli bataryalara göre maliyetleri yüzde 50 aşağı çekmek hedeflerimiz arasında. Enerji yoğunluğu yüksek hücreler sayesinde daha kompakt batarya sistemleriyle daha verimli paketler ortaya çıkarılabiliyor. Halihazırdaki hücrelerin ebatlarını bir dizüstü bilgisayara indirgedik. Hayata geçirmek istediğimiz sistemlerde her türlü sıvı bileşeni bataryadan ayırmak istiyoruz. Bizim en fazla odaklandığımız nokta aslında sıvı bileşenleri ortadan kaldırmak. Bügün baktığınızda katı yapılı olarak lanse edilen bataryalar hala sıvı elektrolitler barındırıyor.
Odak noktalarımızda olan önemli şeylerden birisi de hızlı şarj yetenekleri. Hızlı şarj kapasitesinin yüksek olması maliyetleri düşürmede çok önemli bir rol oynayacak. Hızlı şarj olabilen bir altyapı sayesinde otomobillere daha az hücre koyarak tüketiciye daha uygun fiyatla ulaşabilirsiniz. Şimdilik batarya kapasiteleri ve versiyonlarına karar vermiş değiliz lakin yoğun ve ağır kullanım odağı düşünülürse en az iki farklı tipte olması gerekiyor. Tüm bu batarya değişimi, mekanizma ve mimari olmak üzere her şeyin değişmesi gereken bir mühendisliği getiriyor.” ifadelerine yer verdi.