Citroen'in 2018 yılı içerisinde dikkat çeken ürünlerinden birisi olan gözlüğü SEETROEN, tüm dünyada yaşanan yol tutma problemine basit ve işlevsel çözüm getirme iddiasında. Teknolojik gelişmelerin otomobil dünyasına olan etkilerini genellikle beraberinde getirdiği özellikler üzerinden ele alıyoruz. Özellikle son dönemleri baz aldığımızda "teknoloji" ve "otomobil" kavramının bir araya gelmesiyle akıllara beliren ilk noktalardan birisi otonom sürüşe giden yol oluyor. Kullanıcıların alışkanlıklarını doğrudan etkileyen ve etkileyecek olan bu değişimler, bazı tanımların da değişmesine neden olacak. Direksiyonun tamamen elemine edildiği 5. seviye otonom sürüş teknolojisiyle birlikte; otomobillerin artık birer ofis, toplantı salonu hatta yatak odasına dönüştüğünü göreceğiz. Tüm bu parçalar heyecan verici olsa da, önümüzde gerçekleşmesi için hatırı sayılır bir zaman dilimi olduğu da aşikar. O yüzden vitesi biraz daha düşürüp günümüz şartlarındaki değişimlere odaklanmak daha akılcı bir seçim olacak gibi görünüyor. Oyuna sürülen yardımcı elemanların temel odağı sürücünün muhattap olduğu noktalar üzerine şekillenirken, otomobil dünyasının dışında gelişen teknolojiler etkisi de göz ardı edilmemesi gereken bir nokta. Bugün dışarıya çıkıp çok değil biraz gözlem yaptığımızda, ellerinde telefon olan çocuk hatta bebekleri görebiliriz. Buna bazılarımız "yeni dönemin çocukları işte!" diyerek hayıflansa da, kimilerine göre teknolojiyle bu kadar erken gerçekleşen tanışma gelecek için olumlu katkı sağlama potansiyeline sahip. Bunu hissedebileceğimiz en önemli yerlerden birisi de otomobillerin arka koltukları aslında. Çıkılan yolculuklar sırasında dikiz aynalarına bakanların, çocukların ellerinde bir cep telefonu veya bir tablet görme olasılığı fazlasıyla yüksek. Bunun farkında olan üreticiler de artık arka bölümdeki USB çıkış sayılarını artırarak, ailelerin "memnuniyetini" üst noktaya çıkarma hamlesinden de geri kalmıyor. Tabi ki hala kitap veya dergi okuyarak teknolojiye direnenlerin hakkını da teslim etmeden geçmek olmaz. İşin tam da bu noktasında, sadece Avrupa 30 milyondan fazla kişiyi etkileyen bir problem karşımıza çıkıyor; "Yol tutması!" Bu konu üzerinden yapılan araştırmalardan yola çıkarak önemli bir proje ortaya koyan Citroen'in, "SEETROEN" adını verdiği gözlük projesiyle geride bıraktığımız temmuz ayı içerisinde tanışmıştık. Advanced Comfort programıyla otomobil ve seyahat konforu odaklı ürünler geliştiren Fransız şirket, her üç kişiden birinin yaşamı boyunca en az bir kez yaşadığı bu problemi çözmek için denizciler için geliştirilen bir yöntemden yola çıkıyor. Peki, ilginç tasarımıyla dikkat çeken bu gözlük gerçekten işlevini yerine getirebiliyor mu? ÇOCUKLUĞUMUZA GÖTÜREN YAPI SEETROEN'in çalışma prensibi ve işlevselliğinden önce sizlerle biraz yapısından bahsetmek istiyoruz. Türkiye'ye sınırlı adetlerde test amaçlı getirilen bu ürünü herhangi bir yerde görme şansını yakalamak en azından şimdilik biraz zor. Gözlüğün kulaklarla temas eden bölümleri elastik bir yapıya sahip. Ufak bir kuvvette bile bükülebilir olmasından ötürü herhangi bir kırılma ihtimali olmaması güzel yanlarından bir tanesi. İçerisi boş olan çerçevelerdeyse yine plastiği andıran, zararsız bir materyal mevcut. Tüm bunları üst üste koyduğumuzda, özellikle çocuklar için herhangi bir güvenlik problemi yaşatmayacağını net bir şekilde söyleyebiliriz. Gözlüklerinin tasarımı için, Paris’te yer alan tasarım stüdyosu 5.5 ile çalışılmış olması da bizce bu minimalist işlevselliğin oluşmasında büyük etken. Kulağa ilginç gelse de gözlüğün bir de yüzümüzde tebessüm yaratan çocuksu bir kokusu var. Yüksek teknolojili yumuşak dokunuşlu beyaz plastik malzemeden yayılan bu koku, çocukluğumuzdaki oyun hamurlarının o dayanılmaz kokusunu getiriyor akıllara. Bu vesileyle, bir anda arka koltukta oturduğumuz ve yaşlılığımızda anlatacağımız güzel bir yol hikayesinin içerisinde buluyoruz kendimizi. SIRRI NEREDE SAKLI? Evet gelelim bu sempatik gözlüğün gerçekten işe yarayıp yaramadığı tartışmalarına. Aslında Citroen'in bu konuyla ilgili elinde çok ciddi bir veri olduğunu söyleyebiliriz. Boarding Ring adı verilen patentli teknoloji merkeze alınarak geliştirilen sistemin, yüzde 95 oranında yol tutması problemeni ortadan kaldırdığı söyleniyor. Yaptığımız testler doğrultusunda bizim de bu yüzde 95'lik kısım içerisinde yer aldığımızı söyleyebiliriz. Bir hayli hararetli yapılan sürüş sırasında arka taraftaki yolcuda belirmeye başlayan mide bulantısı probleminin, gözlüğün takılmasının ardından kademeli olarak ortadan kalktığını gözlemledik. Nitekim talimatlarına bakıldığında da 10-12 dakikalık kullanımın ardından istenilen sonucun elde edilebildiği ve kullanıcıların tekrardan kitabıyla veya elektronik cihazıyla meşgul olabileceğini görebiliyoruz. Bunu sağlayan Boarding Ring teknolojisiyse aslında çok basit temelli bir hesaplamaya dayanıyor. [lpg start=6 end=8] Bu etkiyi sağlayan temel parça yazımızın başında bahsettiğimiz, gözlüğü hem ön gemde yanlarda çevreleyen sıvılar. Bu sıvılar sayesinde ufuk çizgisini yeniden tanımlayan geliştiriciler zihnin iç kulak tarafından algılanan hareketle yeniden senkronize olmasını sağlıyor. Yani işin içerisinde biraz da tatlı bir zihin kandırmaca durumu da var. Tüm bu parçalar bir araya geldiğinde de bulantı probleminin yavaş yavaş ortadan kalktığına tanık olabiliyorsunuz. SEETROEN'in aslında en büyük marifeti bu diyebiliriz; basit ama bir o kadarda etkili bir çözüm olması. Gözlüğün, sağlık problemlerinden ötürü numaralı gözlük kullananlar için de kullanıma uygun olduğunu da testimiz sırasında deneyimleme fırsatımız oldu. Yetişkinlerin yanı sıra 10 yaş üstü çocuklar için kulanıma uygun olarak nitelendirilen SEETROEN bizim için deneyimlemesi keyifli bir donanımdı Basit fikirlerin ne kadar kullanışlı yapılara hizmet ettiğini gösteren bu ürünün Türkiye'de ise maalesef satışı yapılmıyor. Yurt dışında ise Citroen'in internet mağazası üzerinden 99 euro gibi bir fiyat üzerinden SEETROEN'i tedarik etmek mümkün. [lpg start=4 end=5] TEKNİK ÖZELLİKLER VE PUANLAMA