Teknoloji devi Apple‘ın “kimyasal olarak eskiyen” lityum-iyon piller nedeniyle iPhone’ları yavaşlatması gündemden düşmüyor. Singapur’daki Nanyang Teknoloji Üniversitesi araştırmacısı ise bu genel olarak tüm elektronik dünyasını etkileyen can sıkan soruna bir çare bulmuş görünüyor.
Nanyang Teknoloji Üniversitesi‘nin yeni tekniğine geçmeden önce bu tekniğe neden ihtiyaç duyulduğunu bilmek gerekiyor. Son dönemin olay ismi Apple ise bunu bizim yerimize yapıyor. Şirket iPhone’ları yavaşlatmasını şu şekilde açıklıyor: “Tüm şarj edilebilir piller zamanla tükenen bileşenlerdir. Kimyasal olarak yaşlandıkça verimleri düşer ve şarj tutma kapasiteleri azalır. Bu kimyasal yaşlanma sürecine etki eden faktörler, pilin ne kadar süre veya kaç kez şarj edildiğiyle sınırlı değildir. Kimyasal olarak yaşlanan piller, özellikle de şarj azaldığında maksimum güç yüklemesi yapmakta zorlanırlar. Bu da bazı durumlarda aygıtın kendini aniden kapatmasıyla sonuçlanabilir.” Lityum pillerin güç kaybı nedeniyle oluşan bu kapanmaları önlemek amacıyla cihazları yavaşlatmak zorunda kalan şirket, herkesi bu alanda düşünmeye itiyor. Ancak bu soruna bir çözüm bulunmuş duruyor.
Nanyang Teknoloji Üniversitesi araştırmacısı Prof. Rachid Yazami, lityum-iyon pilleri hayata döndürecek bir teknik geliştirdiklerini belirtiyor. Söylendiği kadarıyla bu teknik, lityum pillerde bulunan iki kutbun üstüne üçüncü bir elektrot eklenmesini gerektiriyor. Bu elektrot pillerin güç kaybına neden olan ve kutuplarda biriken kalıntı iyonları boşaltmak için kullanılıyor. Bu sayece normal bir lityum-iyon pil sadece 10 saat içerisinde depolama kapasitesinin yüzde 95’ini geriye toplayabiliyor. Ayrıca sistem çevreye de çok büyük fayda sağlıyor. Eski piller atılmak yerine hayata geri döndürülüyor.
Lityum-iyon piller için yeni atılımlar şart
Bu geliştirilen yeni tekniğin özellikle en az 10 yıl boyunca kullanılacak elektrikli otomobil pillerinde aktif olarak kullanabileceği söyleniyor. Genel olarak hem kapasite hem de ömürleri açısından geliştirilmesi gereken bu pil teknolojisi, artık gerçekten ciddi atılımlar gerektiriyor. Bu piller artık gelişen teknolojilere yetmiyor.
