Altered Carbon 1. sezon 10. bölüm “The Killers” incelemesi

Ninsu KAHRAMAN 11 Şubat 2018 20:30

Duygusal bir bölümle sezonu kapatan Altered Carbon, 2. sezon için de kapıları açık bırakıyor. Çözüme ulaşan olayların ışığında karakterimiz yeni bir maceraya uzanıyor.

10 bölümlük keyifli bir macerayı bizlerle buluşturan Altered Carbon’la ilgini genel fikirlerimizi yazmadan önce son bölümü de biraz ele alalım. Geçtiğimiz bölüm Rei ile yüzleşen Takeshi için işler tam istediği gibi gitmemişti. Bu bölüm dramanın dozu biraz daha artmış. Karakterimizin sevdiği insanlar arasında bir seçim yapması gerekti. O da bunun üzerine kendini öldürmeyi tercih etti. Kız kardeşinin hazırladığı küçük oyunda silah patlamayınca da Takeshi onlar için kendini “feda ederek” kardeşiyle kalmaya ikna oldu. İki kardeş arasındaki sevgi nefret ilişkisini geçen bölüm sorgulamayı bırakmıştık o yüzden bu bölüm üstüne çok düşmeyeceğiz.

Öte yandan Lizzie Elliot bu bölüm kendini Başım Bulutlarda’da yer alan sentetik bedenlerden birine aktararak adeta ortalığı dağıttı. 10. bölümde de Lizzie ile ilgili fikirlerimiz değişmedi. İnanılmaz zorlama bir karakter ne yazık ki. Tüm sezon hazırlandığı bu dövüş şovundan başarıyla sıyrılmayı başardı. Yer yer “Neden?” diye sormadan edemedik ne yazık ki.

Tahmin edilebilir son

Geçtiğimiz bölümde sezon finalinin dizinin en zorlu bölümü olacağını söylemiştik. Çünkü hemen hemen hiçbir şaşırtıcı unsur bırakmadı dizi finale. Kapanış bölümüydü yani tamamen. Bu yüzden Takeshi ve Rei savaşında yeterince gerilmedik. Ya da Ortega’nın Takeshi’yi kaybetme korkusu ve üzüntüsüyle empati kuramadık. Çünkü Takeshi’nin zaten hem kendini hem de Ryker’ın bedenini yedeklediğini bir önceki bölümde öğrenmiştik. O yüzden Ortega’nın yanına geri döndüğü sahnede de doğal olarak şaşırmadık.

Aynı şekilde Bancroft’lar için de durum farklı değildi. Laurens’ın neler yaptığını biliyorduk. Miriam kısmı belki biraz şaşırtıcıydı ancak o da yine hikayeye zorla eklenmiş bir ayrıntıydı. Ölümü kandırmanın bedelini anlatan hikaye çok uzun yaşamanın getireceği yozlaşmayı da gözler önüne serdi.

Son karar

Dizide içimizi en çok parçalayan sahne Poe’nun ölümü oldu. Kapanışı ise çok dokunaklı yapmışlar. Yapay zeka Poe’nun son sözleri Edgar Allan Poe’nun Annabel Lee şiirinden bir dörtlük oldu. Aslında biraz Poe’nun Lizzie’ye verdiği önemi de vurgular nitelikteydi. Açıkçası daha önce de söylediğimiz gibi kitaptan uyarlanırken değişmesine en beğendiğimiz detay Poe olmuştu. Artık son bölüme geldiğimize göre şunu da not düşelim; kitaptaki yapay zeka Jimi Hendrix’ti. Ancak Hendrix hikayeye Poe kadar dahil değil ne yazık ki. Hendrix için kötü bir detay demiyoruz ancak dizinin ruhuna Poe kesinlikle daha uygun olmuş.

Diziye genel olarak baktığımızda kötü bir uyarlama demeyeceğiz. Yer yer kitaptan daha iyi aktardığı bölümler, daha hoş değişiklikler vardı. Ancak o son 3 bölüm yok mu… Yani gün sonunda elimizde daha da iyi olabilecek bir yapımla karşı karşıyayız. Keşke çok tutacak dizi taktiklerini zorla Altered Carbon’a yedirmeselerdi demeden kendimizi alamıyoruz. Ancak bazı değişikliklerin de anlaşılabilir ve kabul edilebilir olduğunu da itiraf etmek zorundayız. Zira kitaptaki haliyle ekrana gelse pek çok detayın izleyici tarafından anlaşılması da zor olurdu. Karakterin o duyguyu yansıtması da keza zorlaşırdı.

Belki son dönemlerin en muhteşem bilim kurgu dizisi değil ancak Altered Carbon gerçekten bir şansı hak eden bir dizi. Kullanılan heyecan verici teknolojiler, ilgi çekici konusu, yaptığı küçük göndermelerle beraber izlenesi bir yapım olmuş. Belki bir oturuşta izleyip bitirebileceğiniz dizilerden değil ancak keyifli zaman geçirebileceğiniz bir yapım.

Eğer kitabı okumadan diziye geçiş yaptıysanız kitabı da okumanızı tavsiye ederiz. Değiştirilmiş Karbon adıyla çevrilen kitap aslında bir Takeshi Kovacs üçlemesi. İki kitapta daha Kovacs’in hikayeleri devam ediyor. Netflix henüz resmi bir açıklama yapmadı ancak Altered Carbon’un 2. sezonu gelirse çok şaşırmayız anlayacağınız.