reklamı kapat

POPÜLER

Dark Souls III incelemesi

ek-6

FANATİKLİĞİN CEZALANDIRILMASI

Dark Souls III, ilk oyunların başarılı olduğu hemen her şeyi aynen koruyor. Bu nedenle de tabii ki başarılı bir yapım. Ancak tökezlediği yerler de yok değil. En önemli sorun; oyun kendi yapısını korurken oyuncuların giderek kaşarlanmış olması. İlk kez bir Souls oyunun başına oturanlar hariç, artık herkes ne ile karşılaşacağının çok net bilincinde. O şok dalgası, panik ve korku eskisi kadar dolaşmıyor damarlarımızda. Çünkü artık düşmanların “tahmin edilemez” hareket şematikleri dahi oyuncular için bilinen bir gerçek. Eğer daha önce bir Souls oyunu oynadıysanız, bu kez eskisine göre çok daha az öldüğünüzü göreceksiniz. Üstelik bu durum bosslar için de geçerli. Maalesef (böyle bir şeye maalesef dediğimiz tek oyun da bu olsa gerek) bir kez dahi ölmeden üstesinden geldiğimiz bosslar oldu ki bu Dark Souls serisi için çok ciddi bir kayıp. Zaten tasarımsal anlamda da, birkaç istisna hariç biraz hayal kırıklığı yaşadığımızı belirtmemiz gerekiyor. Belki de biz beklentilerimizi artık çok yukarılara çektik bu seri için, o da mümkün…

ek-2
ELVEDA VİCDANSIZ OYUN
Atmosferi oluşturan tüm unsurlarda herhangi bir beklenti/sonuç uyuşmazlığı söz konusu değil. Harita tasarımları mükemmel, doğru zamanda doğru yerde giren müzikler şahane, grafikler de alıp götürür cinsten. Kendinizi kaptırdığınızda yine hayattan soyutlanmanızı sağlayan o özel atmosferi yaratmayı başarmışlar. Dark Souls III, ustalıkla işlediği hikayeye eşsiz bir nokta koyuyor. Eğer anlatılmak istenene aşina iseniz, alacağınız keyiften şüphe duymanıza gerek yok. Ustalığınızın oyun deneyiminize vuracağı darbeleri biraz görmezden gelmeniz gerekiyor sadece, o kadar…