reklamı kapat

POPÜLER

Gods Will Be Watching incelemesi

 - Güncelleme: 25 Eylül 2014 15:29

Gods Will Be Watching

ORGANİZE OLMAK
Gods Will Be Watching, özünde point&click tarzı bir macera oyunu. Ancak mekanikleri alıştığımız türde olmadığından point&click tarzı bir strateji oyunu olarak tanımlamamız daha doğru olacaktır belki de. Nasıl ki Telltale Games 20 yılı aşkın süredir aşina olduğumuz macera türü alışkanlıklarını kendisine göre esnettiyse, Gods Will Be Watching de benzer bir bakış açısı uyguluyor. Ancak diğer taraftaki diyalog ve seçimlere dayalı yapı burada zaman yönetimi, tur bazlı değişkenler ve biraz da şans noktasına evriliyor. Her bölümü ayrı dinamiklerle kuşatılmış farklı sekanslara sahip olan oyun, birbirinden zor seçimler eşliğinde içinde bulunduğunuz durumdan kurtulmanızı öğütlüyor. Ancak Gods Will Be Watching’i tanımlamalarla anlatmak pek kolay değil. Bu nedenle oyunun ilk bölümünün yapısını anlatarak nasıl bir şeyle karşılaşacağınızı ortaya koymaya çalışalım.

Gods Will Be Watching
4 kişilik bir ekip olarak düşmanın gizli laboratuvarının içindesiniz. Amacınız sistemdeki bilgileri hackleyerek ele geçirmek. Bir kişi bilgisayara bağlanarak bilgileri alırken, diğeri karşı saldırıları engellemeye çalışıyor. Üçüncü kişi laboratuvarın kapısındaki polis kuvveti ile uğraşırken siz ortamdaki tüm koşulları “dengede” tutmaya çalışıyorsunuz. Elinizde dört tane rehine var ve polis gücünün gözünü karartıp içeri dalmasını engelleyen tek şey onlar. Yapmanız gereken, vereceğiniz direktiflerle hackleme işleminin sabote edilmesini, polislerin içeri girmesini ve rehinelerin yanlış bir şey yapmasını engellemek. Bu noktada vereceğiniz her bir karar bir tur anlamına geliyor. Hackleme işleminin hızlanması için hızlandırıcıyı hareket ettirdiğinizde güvenlik duvarınız zayıflarken diğer tarafta polisler birer adım kapıya yaklaşıyor. Polislerin fazla yaklaşmaması için adamınıza ateş etmesini söylediğinizde ise bu kez rehineler stresli hale gelmeye başlıyor. Fazla strese girerlerse ölümü göze alıp kaçmaya, fazla rahatlarlarsa da üzerinize saldırmaya çalışıyorlar. Sakin bir konuşma yapıp onları rahatlatabilir veya bacaklarına bir tane sıkarak hepsine gözdağı verebilirsiniz.

Gods Will Be Watching
İşte Gods Will Be Watching’in sizden istediği şey tam olarak bu. Ortamdaki tüm değişkenleri dikkate alarak durumu kontrol altında tutmanız ve gerektiğinde zor seçimlerde bulunmanız. Okurken kolay mı geldi? Gelmesin. Çünkü asla ilk denemenizde başarılı olamayacaksınız. Ya da ikinci ve muhtemelen üçüncü denemenizde de… Gods Will Be Watching gerçekten zor bir oyun çünkü. Birbirlerini tetikleyen tüm bu değişkenlerin yanında rastgele etkisini gösteren şans faktörü de yer alıyor mesela oyunda. Yeterli gelmedi mi? Gerçekleştirdiğiniz eylemlere göre işleyen bir de empati sisteminin var olduğunu söylesek? Siz rehineleri hizaya sokmak için zor bir kararla ateş ettiğinizde polisle uğraşan ekip arkadaşınızın metotlarınızdan rahatsız olması ve size başkaldırması hoşunuza gitmezdi eminiz. Ve bu olacak, belki ilk bölümde belki de ikinci ancak olacak. Kendinizi tekrar tekrar başlangıç ekranına bakarken bulacaksınız.

Gods Will Be Watching
ŞANS FAKTÖRÜ
Müthiş bir taktisyen değilseniz olacakların tamamını öngörmeniz mümkün olmuyor. Bu nedenle birkaç kez başarısız olmayı göze alıyorsunuz. Hangi eylemin nasıl sonuçlara gebe olduğunu aklınıza not edip buna göre kendinize bir yol haritası belirliyorsunuz. Ancak daha önce de söylediğimiz gibi, tek başına bu yeterli olmuyor. Örneğin oyunun ikinci bölümünde bir işkence sahnesi yer alıyor. Karakterlerimiz sandalyeye bağlı bir şekilde işkencecilerinin sorularıyla uğraşıp, yeterli gün sayısı boyunca hayatta kalmaya çalışıyor. Bu bölümde karakterinizle düşmanı provoke edebileceğinizi, saldırmaması için yalvarabileceğinizi, yalan söyleyebileceğinizi, söylediğiniz yalanının inandırıcılık yüzdesini artırmak için düşünebileceğinizi veya itiraf edebileceğinizi görüyorsunuz. Bir günün bitmesi için değişkenlik gösteren tur sayısının geçmesi gerekiyor. Birkaç başarısız deneme sonrası her eylemin karşılığını öğrendiniz ve artık bölümü geçmeye hazırsınız. Ya da öyle zannediyorsunuz. Çünkü yalvarma seçeneğinin düşmanın size vurmasını engelleyip engellemeyeceği tamamen şans faktörüyle belli oluyor. Yani siz her şeyi hesapladığınızı düşündüğünüz anda bile oyun bir anda sizi siyah ekranla baş başa bırakabiliyor.