reklamı kapat

POPÜLER

Huawei Vision incelemesi

 - Güncelleme: 16 Nisan 2012 09:29

Operatörlere özel olarak ürettiği akıllı telefonlar ve USB modemlerden ötürü adına aşina olanlar vardır elbette ama Huawei cep telefonlarıyla geçtiğimiz yaz IDEOS X5 sayesinde tanıştık. Türkiye’ye getirilen ilk model, sahip olduğu teknik özellikleri ve uygun fiyatıyla dikkat çekmişti. Huawei, başarılı olan bu stratejisini devam ettirme niyetinde görünüyor. İncelemesini yaptığımız Vision bunun en iyi göstergesi. Birçok üst düzey rakibiyle eş donanım ve içeriğe sahip ancak fiyatı onların bir hayli altında.

YUVARLATILMIŞ EKRAN
Vision’ı elimizde aldığımızda ilk gözümüze çarpan kaliteli malzemesi oldu. Ideos X5’ten farklı olarak kasası yekpare alüminyumdan oluşuyor. Haliyle bu hem sağlamlığı artırıyor hem de kaliteli bir his veriyor. Telefonun arkası kimi HTC’lerde gördüğümüz şekilde üç parçalı bir yapıya sahip. Üstte ve altta siyah plastik alanlar bulunuyor. Altta kalan kısım aslında bir kapak; hemen altında SIM kart girişi ve SD kart yuvası gizlenmiş. Telefonun üst kısmında açma/kapama tuşu ile kulaklık girişi yer alıyor. Sol yanında ise ses kontrol tuşu konumlandırılmış. Vision’ın ana bağlantı noktası olan micro-USB girişi altta. Bahsettiğimiz siyah alanların üstte kalan kısmında ise 5 megapiksellik LED flaşlı kamera ve hoparlör yer alıyor. Son dönemde akıllı telefon üreticilerinin en çok üzerinde durduğu öğelerden biri olan ekran, Vision’da beklediğimizden çok daha başarılı. Özel hafif bombeli yapısına kavuşması için üzerinde 17 saat çalışılan ekranın dokunma hassasiyeti oldukça iyi. Geç tepki verme, algılamama gibi bir durum yok. 3,7 inç büyüklüğündeki ekranın çözünürlüğü 800×480 piksel. Parlaklık seviyesi oldukça iyi, gün ışığında sıkıntı yaşatmıyor. Farklı açılardan bakıldığında da görünmezlik gibi bir durum yok.

3D CAROUSEL
Huawei’nin Vison’da en çok üzerinde durduğu özellik, yeni üç boyutlu kullanıcı arayüzü. Bu arayüz aslında SPB Launcher adı verilen uygulamanın klasik Android launcher’ı yerine kullanılmasından ibaret. İstediğiniz takdirde alışılmış Android arayüzüne dönmeniz mümkün. Huawei’nin 3D Carousel olarak adlandırdığı bu arayüz, birçok yönüyle HTC Sense’i andırıyor. Onun kadar başarılı değil ancak ondan pek de geri kalmıyor. Ekrana sayıları 16’ya kadar çıkan ve Panel olarak geçen ekranlardan ekleyebiliyorsunuz. Bu ekranlara da yine SPB’ye özel widget’lar ve uygulamaların yanı sıra standart Android uygulama ve widget’larını yükleyebiliyorsunuz. Ekranları üç boyutlu olarak görebileceğiniz tuşa bastığınızda ekranlar kendi kendine yavaş bir şekilde dönmeye başlıyor ve ufak animasyonlar oynatıyor. Buradan, istediğiniz panele bir şeyler ekleyebiliyor veya istediğiniz paneli silebiliyorsunuz. Arayüzle ilgili bir başka değişiklik de Huawei’nin özel klavyesinin yerini alan TouchPal klavye. Bu da SPB Launcher gibi bir eklenti. İstediğiniz takdirde kullanmayabiliyorsunuz. Klavyedeki harflere kısa bir süre basılı tutup parmağınızı aşağı sürüklediğinizde o harfin altındaki rakam veya noktalama işaretini kullanabiliyorsunuz. Ayrıca fena sayılmaycak bir kelime tahmin özelliği var. Android klavyesi yerine tercih edilebilir.

GÜNLÜK KULLANIM İÇİN İDEAL
Gücünü Qualcomm Snapdragon chipsetli 1 GHz’lik Scorpion MSM 8255 işlemciden alan telefonun grafik işleri Adreno 205 grafik işlemciye emanet. 512 MB RAM’le çalışan telefonda 2 GB ROM, uygulamalar için 1GB da dahili depolama alanı bulunuyor. Genel anlamda çalışma performansı fena değil. Herhangi bir takılma veya duraksama yaşamadık. Quadrant ile yaptığımız testte 1853 puan alan cihaz, AnTuTu’da da 2659 puan aldı. Teknik olarak yeterli olmasına rağmen cihazın kendi medya oynatıcısının performansı vasatı aşamıyor. Birçok popüler formatı açmada sıkıntı yaşıyor. Ancak farklı oynatıcı uygulamaları yükleyerek bunu aşabiliyorsunuz. Vision’ın 5 megapiksellik kamerası da ortalama bir kalitede fotoğraf ve videolar çekiyor. Otomatik modda yaptığımız çekimlerde en çok karşılaştığımız sıkıntı renk tutarlılığının olmaması, fotoğrafların hafiften maviye çalması oldu. Güneş ışığının doğrudan objektife düştüğü karelerde de biraz fazla beyazlama oluyor. Kameranın en önemli sıkıntısı otofokusunun yavaşlığı. Bir fotoğraf çekmek için deklanşöre bastığınızda 1 saniyenin üzerinde odaklama yapılmasını bekliyorsunuz. Kamerayla video kaydı yaparken ise mümkün olduğunca az hareket etmeniz gerekiyor. En ufak bir titreme veya kamera hareketi görüntünün bulanıklaşmasına neden oluyor. Video kaydı esnasında otofokus devre dışı kalıyor ve zoom yapamıyorsunuz. Telefonda farklı kaynaklara bağlanmak için kullanabileceğiniz DLNA özelliği bulunmuyor. Müziksiz yapamam diyenler için dahili FM radyo fonksiyonu ihmal edilmemiş. Yükünün ağırlığına ve 3G veri kullanımınıza da bağlı olarak Vision’ın 1400 mAh’lik pili 1,5 güne kadar dayanabiliyor. Telefonun bir diğer avantajı da ister USB bağlantısıyla isterseniz de Wi-Fi üzerinden kablosuz olarak kullanabileceğiniz Hi Suite yazılımı. Bu yazılımı bilgisayarınıza kuruyorsunuz. Vision’dan da uygulamayı açıyorsunuz ve telefonun tüm kontrolünü bilgisayarınız üzerinden yapabiliyorsunuz. Sonuç itibarıyla Vision, piyasadaki birçok pahalı rakibiyle aynı özellikleri sağlam bir kasada ve 699 ile 799 TL arasında bir yerde olacağı belirtilen uygun fiyatla kullanıcılara sunuyor.