reklamı kapat

POPÜLER

Sony Xperia Z incelemesi

 - Güncelleme: 25 Mart 2013 09:32

Sony Xperia Z

REALITY DISPLAY
Sony televizyonların kendini ispatlamış ekran kalitesi hepimizin malumu. BRAVIA görüntü işlemcisi sayesinde mobil cihazlara da taşınan bu deneyim Xperia Z’de bir adım daha öteye götürülmüş. Sony tarafından geliştirilen Reality Display teknolojisi, bu deneyimin en önemli parçası. Yapılan araştırmalar neticesinde insanların uzun süreli hafızalarının geriye dönük anıları çok daha canlı renklerde hatırladığı ortaya çıkmış. Yani ilk otomobilinizin rengi, çocukluk odanızın duvarının rengi veya ilk mayonuzun rengi gibi örneklerin insanların aklında olduklarından çok daha canlı olarak kaldığı tespit edilmiş. Bunun yanında hafızanın kişilerin cilt tonlarını olduğu gibi hatırlamaya meyilli olduğu da bulgular arasında kendine yer bulmuş. Araştırmanın sonuçları Sony’yi yeni ekran teknolojileri üzerinde çalışmaya itmiş ve Reality Display ortaya çıkmış. Bu teknolojinin temel özelliği görüntüyü oluşturan üç ana renk olan kırmızı, yeşil ve maviyi olduğundan biraz daha canlı göstermek ve bunu yaparken cilt tonunu olduğu gibi korumak. En azından Sony’nin iddiası bu yönde. Ekran ayarlarına dokunmadan bir şeyler izlerken veya fotoğraflara bakarken renkler konusunda ekranın hiçbir sıkıntısı yok ancak Mobile Bravia Engine 2’yi aktif hale getirdiğinizde Sony’nin vaatlerinden biraz uzaklaştığını görebiliyorsunuz. Videolarda renkler gereğinden fazla canlanıyor ve cilt tonları da bu renk coşmasından payını alıyor. Ekstra kontrast eklenmesi de görüntüyü olması gerekenden bir parça daha uzaklaştırıyor. Mobile Bravia Engine 2, kontrast iyileştirme, renk yönetimi, gürültü önleme ve netlik filtresiyle ilgileniyor ama ortaya çıkan sonuç her kullanıcının memun olacağı tarzda değil ne yazık ki. Ekranla dokunmatik katman arasındaki hava tabakasının çıkarılması sayesinde yüksek güneş ışığı altında dahi yansımasız, daha iyi bir görüntü deneyimi sağlanmış. Bu işlem aynı zamanda ekranın kapalı olduğunda neredeyse simsiyah görünmesini mümkün kılmış. Bunun telefona ayrı bir hava kattığı bir gerçek. Sony’nin ekranını farklı kılanlar yalnızca şimdiye kadar saydıklarımız değil elbette. 5 inç büyüklüğündeki ekran Full HD çözünürlük sunuyor. Yakın zaman içinde birçok akıllı telefonda karşımıza çıkacak bu kombinasyonda Sony’nin avantajı piksel yoğunluğu değerinin 443 ppi olması. Android tuşlarının konumuyla ilgili de söyleyeceklerimiz var. Telefonun ekranının hemen altında yeteri kadar boşluk olmasına rağmen Sony, Android tuşlarını bu alanın hemen üzerine, ekranın altına yerleştirmiş. Kullanımı pek etkilememiş ama yine de bu tuşların altta kalan boş alanda olmasını tercih ederdik. Belirtmemiz gereken bir diğer şey de telefonun kasa ve ekranının fazlasıyla toz tutuyor olması. Bu durum sizi ne kadar rahatsız eder bilmiyoruz ama özellikle telefonu cebinize sokup çıkardığınızda üzerinde biriken toz katmanı sizi bir hayli şaşırtabilir. Elinizle temizlemeye kalktığınızda tozun sadece yerini değiştirebiliyor olmanız ise biraz sinir bozucu.
Sony Xperia Z

Tüm manuel kontrolleri yapmanızın mümkün olduğu exmor rs sensörlü kamera ile birbirinden farklı onlarca mod ve sahneyi kullanarak sıra dışı fotoğraflar çekebilirsiniz.

ŞİMŞEK HIZINDA
Bir zamanlar bilgisayarlarda tanık olduğumuz işlemci hızı yarışı mobile kaydı ve akıllı telefonlar işlem gücünde birbirleriyle kıyasıyla bir rekabete girdi. GHz hızlarının yüksekliğini takip eden çekirdek sayıları oldu. Şu an için en iyi akıllı telefon işlemcileri dört çekirdekli ve 1,5 ile 1,8 GHz arasında hızlara sahip. Xperia Z’de kullanılar Qualcomm S4 Pro çipseti içindeki işlemci de buna bir örnek. 1,5 GHz hızında çalışan Krait işlemci dört çekirdekli. Çekirdekler birbirinden bağımsız, bu da ihtiyaç olduğu anda çalıştırılmalarını veya devreden çıkarılmalarını sağlıyor. Gereksiz güç tüketimi olmadığı için pil tüketimi de azalıyor. Aynı çipset içinde grafik işlemcisi olarak Adreno 320 kullanılmış. Yaptığımız benchmark testlerinde iyi sonuçlara ulaşan telefon, AnTuTu’da 20844, Quadrant Standart’ta ise 8007 puan almayı başardı. Vellamo puanı ise Metal testinde 642, HTML5 testinde 2155 oldu. Benchmark sonuçlarıyla doğru orantılı olarak telefonun işlemci gücü günlük kullanımında da kendini belli ediyor. Arayüz kullanımı ve uygulamalar arası geçişler gayet hızlı. Farklı uygulamaların aynı anda açılması da bir şişkinliğe neden olmuyor. Tabii 2 GB’lık RAM’in de bu sonuca etkisi büyük. Xperia Z’nin dahili hafıza boyutu 16 GB ancak microSD hafıza kartlarıyla ek olarak 32 GB’lık bir depolama alanına daha sahip olabiliyorsunuz. Android işletim sisteminin 4.1.2 Jelly Bean sürümüyle gelen telefon için kısa bir süre içinde 4.2 güncellemesinin çıkması bekleniyor. Telefonda klasik Android arayüzü üzerine Xperia arayüzü giydirilmiş. Bu arayüz daha önceki Sony telefonlarda gördüklerimizden hiç farklı değil. Arayüz gayet temiz ve stabil çalışıyor ama başka marka cihazlarda gördüğümüz kişiselleştirmeler, özel uygulamalar Xperia Z’de yok. Özellikle Galaxy S3’ün yazılımsal olarak yapabildikleriyle kıyaslayınca Z’nin arayüzü vasat kalıyor. Arayüzde eskisinden farklı olarak dikkat çeken tek şey herhangi bir ekrandayken, uygulamalar arası geçiş tuşuna bastığınızda açılan ekranın alt kısmında çıkan küçük uygulamalar barı. Bu bara hesap makinesi, geri sayım aracı, not defteri, ses kaydedici, döviz ve birim çevirici gibi küçük uygulamalar eklenebiliyor. İtiraf edelim ki oldukça da işe yarıyor.

BAĞLANTILAR, STAMINA VE SES
Sony’nin yeni efsanesi, yeni nesil tüm bağlantı teknolojilerini destekliyor olmasıyla da süper sıfatını hak ediyor. Bu teknolojilerin başında da şüphesiz NFC geliyor. Günlük hayatı kolaylaştıracak birçok özellik sunan NFC ile hızlı bir şekilde dosya aktarımının yanı sıra uyumlu uygulamalar vasıtasıyla ödemeler de yapabiliyorsunuz. Kablosuz hoparlör veya kulaklıklar kullanılabiliyor, uygun Sony televizyonların uzaktan kumandalarına telefonu dokundurmak suretiyle telefondaki fotoğraflarınızı televizyonunuzda görüntüleyebiliyorsunuz. Sony’nin SmartTags adını verdiği etiketlerle kullandığınızda ise tek dokunuşla telefonun profilini değiştirilebiliyorsunuz. Xperia Z, DLNA ve MHL de destekliyor. Throw olarak adlandırılan fonksiyonla izlediğiniz videoları, görüntülediğiniz fotoğrafları veya dinlediğiniz şarkıları tutup fırlatmak suretiyle yakınınızdaki uyumlu bir cihaza gönderebiliyorsunuz. Ekran yansıtma özelliğiyle telefon ekranınızı televizyonunuza yansıtabiliyor, MirrorLink ile de USB’den bağladığınız bir cihaz üzerinden telefonunuzu kontrol edebiliyorsunuz. Sony, Xperia Z’ye yeni bir pil tasarruf teknolojisi olan STAMINA modunu entegre etmiş. Bu modu aktif hale getirdiğinizde ekran kapalı olduğunda Wi-Fi ve mobil veri geçici olarak devre dışı bırakılıyor. Ekran açıldığı anda ise tüm bağlantılar yeniden aktif hale geliyor. Sürekli bir veri trafiği olmadığı için pil ömrü fark edilir derecede uzuyor. Ayrıca istediğiniz uygulamaları bu modun dışında tutabiliyorsunuz. Yani istediğiniz takdirde STAMINA modu açık olsa dahi Facebook güncellemelerini alabiliyor, WhatsApp üzerinden gönderilen mesajların size ulaşmasını sağlayabiliyorsunuz. Sony’nin ses konusundaki mirasından da yararlanan Xperia Z, dahili hoparlörün ses kalitesini artıran Clear Phase ve ses düzeyini artıran xLOUD fonksiyonlarıyla geliyor. Her iki fonksiyon da fark edilir bir ses değişimi sağlıyor. Walkman içinde yer alan ClearAudio+ ise ciddi anlamda ses kalitesini iyileştirerek dinlediğiniz müzikten daha çok keyif almanızı mümkün kılıyor. ClearAudio+’ı kullanmak istemezseniz kendiniz bir ekolayzır ayarı belirleyebiliyor ve kulaklıkla ilgili surround ses, net stereo gibi ayarlara müdahale edebiliyorsunuz. Telefonla birlikte gelen kulaklıklar da ekstra bir kulaklık satın almaya ihtiyaç duymadan kaliteli müzik dinlemenize yetiyor.
Sony Xperia Z

Bravia Engine 2 görüntü işlemcisini kullanan ekran ve Adreno 320 grafik işlemcisinin bir araya gelmesi sayesinde Xperia Z üzerinde oyun oynamak ayrı bir keyif. Taşınabilir oyun konsollarının işi zor.

13 MEGAPİKSEL KAMERA
Xperia Z gibi üst seviye akıllı telefon satın alan/alacak kullanıcıların en büyük beklentilerinden biri iyi kamera. Birçok telefon kompakt fotoğraf makinesi taşımayı gerektirmeyecek kadar iyi fotoğraflar ve videolar çekebiliyor. Sony de Xperia Z’de kullandığı kamerayla bir hayli iddialı. Exmor RS teknolojsine sahip 13 megapiksel çözünürlüklü sensörü, aynı zamanda BSI ışık sensörünü de bünyesinde barındırıyor. Bu sayede yetersiz ışık altında veya ters ışık koşullarında çok daha aydınlık ve keskin fotoğraflar çekebiliyorsunuz. Sony fotoğraf makinelerinde de kullanılan Superior Auto modundayken telefon en doğru sahneyi ve en doğru ayarları yapıyor, size sadece deklanşöre basmak kalıyor. HDR, beyaz dengesi, ISO, ölçüm, görüntü sabitleyici ve pozlama gibi temel çekim ayarlarına müdahale edebileceğiniz normal modunun yanı sıra efektli ve farklı sahnelere özel çekim modları da mevcut. Seri çekim modunda ise üç farklı hız seçeneği sunuluyor. Yüksek hızda 1280x720p çözünürlüklü kareler çekebiliyorsunuz. Yaptığımız denemelerde bu ayarda 5 saniye içinde 70’in üzerinde kare yakalayabildik. Seri çekimde otomatik odaklama kullanılamadığı için telefonun veya objenizin hareket etmemesi netlik açısından önemli. Tüm bu saydığımız özellikler kulağa çok güzel geliyor olabilir ama iş gerçek hayatta bunları ispatlamaya geldiğinde Sony beklentileri tam anlamıyla karşılayamıyor. Daha doğrusu piyasadaki en güçlü rakibi olan iPhone 5, kamerası hakkında methiyeler düzülen Xperia Z’den daha iyi çekimler yapıyor. Yaptığımız onlarca fotoğraflık kıyaslama çekimlerde gördük ki iPhone 5, Xperia Z’ye nazaran daha doğru renkleri veriyor ve detayları çok daha keskin. HDR modunda da iPhone 5 daha tutarlı renkler verirken Xperia Z renkleri biraz daha canlandırmanın peşinde. Videolarda da durum pek farklı değil. Full HD kayıtlar esnasında zengin ayar seçeneklerini kullanabiliyor, HDR modunu aktif hale getirebiliyorsunuz ancak iPhone 5’le elde edilen sonuçlar yine daha iyi. Xperia Z’nin kamerası, piyasadaki birçok rakibinden çok çok daha iyi ve birçok önemli teknolojik yenilik barındırıyor belki ama klasik tabirle hala “bir iPhone değil”. Adetimiz olmadığı halde böyle bir karşılaştırma yapmamızın sebebi bu telefonu satın almayı planlayanlara somut bir şeyler söyleyerek yardımcı olmak. Yalnızca Xperia Z ile çektiğimiz fotoğraf ve videolardan bahsetmek, kendini “Süper telefon” olarak konumlandırmayı seçen bir akıllı telefon için yeterli değil.