Yeni bir kartelin yükselişine tanık olun: Narcos: Mexico incelemesi

Ninsu KAHRAMAN 11 Kasım 2018 21:00

Karteller ve tehlikeli hikayeleri. Netflix, en sevilen dizisi Narcos’u yeni bir hikaye ile farklı bir dizi olarak karşımıza çıkarıyor. Narcos: Mexico, Kolombiya topraklarındaki savaş sürerken Meksika’da olan olayları anlatıyor.

Orijinal dizileriyle adından yavaş yavaş söz ettirmeye başladığı dönemde Netflix izleyiciyi Narcos ile tam kalbinden vurmuştu. Başrolde ise hayli tanınan bir uyuşturucu kaçakçısı vardı: Pablo Escobar. Escobar ilginç kararları, cüretkar seçimleri ve yarattığı savaşla hikayesini izleyiciye aktarmayı başardı. Anlatım şekli, Kolobiya’nın etkileyiciliği, Escobar’ın zengin ve anlatılası geçmişi derken, dizinin Netflix’in favori serileri arasına girmesi ise elbette çok kısa sürede gerçekleşti. Üçüncü sezonun ardından hayranlar dördüncü sezonu beklerken ise Narcos ilginç bir duyuru yaptı. Dördüncü bir sezon olmayacağını açıklayan ekip, Narcos adı altında yeni bir dizi duyurdu: Narcos: Mexico. Peki nedir bu Narcos: Mexico, izleyiciyi neler bekliyor, dizi Escobar’dan nasıl farklılaşıyor, gelin tartışalım.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Narcos: Mexico yıldızları Diego Luna ve Michael Peña ile LOG özel röportaj!

Kimin hikayesi?

Narcos: Mexico aslında ilk diziyi izleyenler için çok tanıdık bir ismi başrole oturtuyor: Enrique “Kiki” Camarena. Bu isim daha ilk sezonda aslında karşımıza çıkmış ve Camarena’nın trajik hikayesinden dizideki anlatımı üstlenen polis memuru Steve Murphy kısaca bahsetmişti. Hatırlamayanlar için kısaca değineceğiz ancak önce diziyi bir özetleyelim.

Narcos: Mexico karşımıza yepyeni bir uyuşturucu kaçakçısını oturtuyor. Miguel Ángel Félix Gallardo’nun ünü Pablo Escobar kadar yayılmış olmasa da, uyuşturucu kaçakçılığı tarihindeki en önemli isimlerden biri. Doğal olarak yeni diziyle beraber karşımızda yepyeni bir insan var. Miguel Gallardo’nun uyuşturucu dünyasındaki rolü ise inanması güç durumları mümkün kılacak büyüklükte. Gallardo imkansızı başarıyor ve Meksika’da bir kaçakçılık sistemi kuruyor. Hem de kimsenin hayal edemeyeceği isimleri bir araya getirerek. Ancak Narcos: Mexico’ya başlarken bunun tıpkı ilk dizi gibi bir uyuşturucu kaçakçısının yükselişini anlattığını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü bu sefer dizi aslında bir polis memurunun yaşadığı akıl almaz olaylar zincirini anlatıyor. İşin kartel boyutu ise bize göre sona yaklaşırken attığımız adımlar sadece.

Aynı anlatım, farklı ton

Bildiğiniz gibi Narcos serisi yaşanmış hikayeleri konu alıyor. Yani bu dizide gördüklerimiz gerçek hayatta yaşananlardan esinlenilmiş durumlar. Bazen gerçekliği salt bir şekilde önümüze koyarken, bazen de dizinin bazı noktalarda izleyiciyi fazla zorlamamak adına üstü kapalı bir anlatım yaptığını düşündük izlerken. Sonuçta Kiki Camarena’nın hikayesi herkesin kaldırabileceği bir hikaye değil. Bu yüzden izleyici için trajedinin dozu görsel olarak bir parça gizlenmiş. İlk diziyi izleyenler Camarena’nın başına gelenleri aslında biliyor, öte yandan basit bir araştırma da neler olduğunu aydınlatacaktır. Ancak diziyi herhangi bir spoilera maruz kalmadan izlemek isteyenler için bu noktada detaylara girmeyeceğiz.

Diziyi izlerken ilk fark ettiğimiz şey anlatım tarzı aynı olsa da farklı bir tonda ilerlediği oldu Dizi yine hikayeyi DEA ajanı Steve Murphy’e anlattırıyor. Ancak Murphy dizide yok elbette. Çünkü bu olaylar, kronolojik olarak bakıldığında, ilk Narcos’ta yaşanan olaylarla neredeyse paralel bir çizgide ilerliyor. Yani Narcos’un bittiği yerden devam etme ya da çok geçmişe giderek daha eski olayları anlatma gibi bir durum söz konusu değil. Escobar’ın Kolombiya’daki macerası ilerlerken, Miguel Gallardo da Meksika’da kendine yeni bir kartel kuruyor. Ancak bu kez ana noktamız kokain değil marihuana. Bir polis memuru olan Gallardo ve marihuana yetiştiren kardeşi bir fırsat görüyor ve Meksika’daki örgütlenememiş boşluğu değerlendirmeye karar veriyor. Meksika’ya giden ikili çölün ortasına bir marihuana tarlası yerleştirmeyi başarıyor. Ancak bunun ötesinde Gallardo’nun nasıl aynı masaya dahi oturmak istemeyen insanları ikna ettiğine şahit oluyoruz. Gallardo için söyleyebileceğimiz bir şey varsa o da kendisinin tam bir iş adamı olduğu. İnsanlarla nasıl konuşması gerektiğini bilen Gallardo, ikna kabiliyeti de yüksek bir kişi. Bu da aslında Gallardo’yu Pablo Escobar’dan ayıran en önemli özelliklerden biri oluyor. Escobar biraz daha hayalperest kararlarla ilerlerken, Gallardo net ve hesaplı ilerliyor. Bu da dizinin tonunu hayli değiştiriyor.

Öte yandan bir de polis memuru Kiki Camarena var. Kiki Camarena’nın en büyük şansızlığı kariyerinde yaşadığı krizin, Gallardo’nun planlarıyla aynı tarihte çakışması oluyor. Yeni bir transfer umuduyla bekleyen Camarena, “Artık neresi olursa olsun” derken kendini Meksika’da buluyor. Polisin, askerin, hatta hükümetin sonuna kadar yozlaştığı topraklarda anlayacağınız. İşine takıntı derecesinde bağlı bir polis memuru için çalışması en zor yerlerden biri diyebiliriz. Gallardo gibi hesaplı bir adamın karşısındaysanız hele…

İmkansızlıklar içinde umudu kovalamak

Diziye başladığınız ilk saniye aslında size ne beklemeniz gerektiği söyleniyor. Murphy, bu hikayenin çok iyi bir sonu olmadığını daha başta belirtiyor. Diziyi de o andan itibaren endişe ile izliyorsunuz aslında. Murphy, Camarena’nın nasıl olup da bu trajediye ulaştığını anlatırken Miguel Gallardo da imkansızı başarıyor bir yandan. Sadece başı boş kartelleri değil, polisi, orduyu, devleti de ikna ediyor Gallardo. Elbette bu başarı öyle kolay şekilde gerçekleşmiyor. Gallardo’nun kendi içindeki çıkmazları da göreceğimiz dizide, ufaktan ailesine ilişkin bilgiler de serpiştiriliyor.

Mexico, aynı zamanda orijinal dizi ile hemen hemen paralel bir zaman diliminde geçtiği için içinde küçük sürprizler de barındırıyor. Tabii yeni bir sezon için kapıyı aralık bırakmayı da ihmal etmiyor. Gallardo rolünde Diego Luna, Camarena rolünde Michael Peña’nın oynadığı dizi ilk başta şüphesiz sizi Escobar’ın hikayesiyle bir karşılaştırmaya itecek. Ancak dizide ilerledikçe bunun aslında Kolombiya’daki olayları da bir noktada tamamlayan bir hikaye olduğunu göreceksiniz. Bu sebeple Narcos: Mexico’yu izlerken daha az karşılaştırma yapıp, daha çok diziye odaklanmak gerekiyor bize göre. Bir yanda bir tükenişi anlatırken diğer yanda ise bir imparatorluk kuran dizi, yer yer “Yok artık bu kadar da olamaz” dedirtip, yer yer de çok çaresiz hissettirecek.

10 bölümden oluşan diziyi 16 Kasım’da Netflix üzerinden izleyebilirsiniz.