Dikkat çeken noktalar bir arada; 2021 Honda Accord ön incelemesi

Ekim ayının ikinci yarısıyla birlikte satışa sunulacak olan 2021 Honda Accord ile Türkiye macerası öncesi tanışma fırsatına eriştik.

Honda Türkiye’nin sedan pazarında yakalamak istediği ivmenin zirve noktasını temsil edecek olan Accord, geçtiğimiz süreçte paylaşılan bilgiler ışığında ekim ayı itibarıyla meraklılarıyla buluşmaya hazır. Düzenlenen özel bir etkinlik kapsamında tanışma fırsatına eriştiğimiz yeni Accord ile İstanbul’dan Balıkesir’e uzanan keyifli bir yolculuğu geride bıraktık. Bu süreçte tamamı şehir dışı odağında yaklaşık 400 kilometre deneyimleme fırsatına eriştiğimiz onuncu nesil, kullanıcılarına sunacağı dinamiklerin mesajlarını ön nitelikleriyle ortaya koydu. Avrupa’da satışa sunulmayan ve Asya pazarındaki dinamiklerin rakiplerine karşı koyabilecek şekilde revize edilerek Türkiye’ye getirilen Accord aslında bakılırsa rötarlı olarak bizleri selamlıyor. Onuncu neslin geçtiğimiz yıl makyajlanmasıyla şu anki halini alan model, bazı noktalarıyla dinamiklerinin eskiye temellendiğini hissettiriyor.

Rakamlarla 2021 Honda Accord

Aradan geçen bir neslin ardından tekrar Türkiye pazarına dönen Accord’u tanımaya ilk olarak ebatlarına bakarak başlamak istiyoruz. Bu noktada teknik tabloya baktığımızda aracın; 4.901 milimetre uzunluğa, 1.862 milimetre genişliğe, 1.442 milimetre yüksekliğe ve 2.830 milimetre aks mesafesine sahip olduğunu görüyoruz. Bu ebatlara paralel olarak Accord’un sunduğu maksimum bagaj hacmi 573 litre olarak veriliyor. Değerleri anlayabilmek adına sınıfın referanslarından biri olan Volkswagen Passat’ı anımsamakta fayda var.

Ebatsal verileri 4.775 milimetre uzunluk, 1.832 milimetre genişlik, 1.483 milimetre yükseklik ve 2.786 milimetre aks mesafesi şeklinde olan Passat’ın bagaj hacmi ise 586 litre olarak veriliyor. Accord bu karşılaştırmada göründüğü gibi daha alçak ve geniş yapısıyla, tasarımının da hissettirdiği şekilde sportif dinamikler üzerine kurulu. Bunu cömert iç yaşam alanıyla sunabilen model, D segmentindeki standartların performans temasıyla harmanlanma felsefesini taşıyor. Alçak şekilde tasarlanan sürücü tarafı ve alçalan ön kaput çizgisi de direksiyon oturduğunuz andan itibaren aracın karakterini hissettiriyor.

Dış ve iç tasarımından öne çıkanlar

Yeni Accord ile gerçek dünyada karşılaştığımız ilk andan itibaren pek çok kişi gibi bizde de “hormonlu bir Civic” hissiyatı oluştu. Özellikle sürüş sırasında bizi takip eden modellere dikiz aynasından baktığınızda bunu daha güçlü şekilde hissediyorsunuz. Bu durum biraz daha detaylara indiğimizde ise değişiyor. Ön bölümdeki tasarım çizgileriyle birlikte ızgarada gelen krom detaylar, far grubunun ebatlara paralel şekilde büyümesi, kaput çizgileri ve arka stop tasarımı Accord’un karakterini oluşturan temel farklılıkları barındırıyor.

Modele özel olarak gelen 18 inçlik jantların tasarımları da gerek aktif sürüş sırasında gerekse park halinde Accord’un bir D segment otomobil olduğunu başarılı şekilde hissettiren tamamlayıcılar arasında. Arka bölümdeki tasarım tamamlayıcısı ise krom egzoz çıkışları. Honda cephesi burada sadece görüntü odağında kalmayarak egzoz çıkışlarını işlevsel şekilde aracın tasarımına entegre ederek meraklılarının gönlünü kazanacak gibi görünüyor. İçeriye geçmeden önce dikkatimizi çeken iki noktayı daha paylaşmak istiyoruz. İçerisinde bulunduğu sınıf gereği Accord’un pek çok noktasında konfor odağında bazı beklentilerimiz söz konusu. Bu beklentilerimizden birisi yüzümüzü güldüren hidrolik destekli kaput açılımı. Bu noktada gönlümüzü kazanmayı başaran Accord bagaj tarafında ise maalesef aynı dinamikleri sunmuyor. Elektronik bagaj kapağının sunulmadığı modelde bir seçim yapmamız gerekseydi, oyumuz hidrolik kaput yerine elektronik bagaj kapağı tarafına giderdi.

Dışarıda bolca temiz hava eşliğinde edindiğimiz bu deneyimin ardından artık Accord’un kendi iç yaşam alanındaki havayı solumak için kapıları açıyoruz. Burada bizleri çok da yabancı olmadığımız bir direksiyon simidi ve D segment hissiyatını veren ahşap kaplamalı bir konsol karşılıyor. Malzeme kalitesi tarafına detayladığımızda, araç içerisinde kullanıcıların temas edeceği temel noktalarda deri kullanımı dikkat çekiyor. Konsol ve kapı kenarlarının üst bölümünde ise yumuşak plastik kaplamalar tercih edilmiş. Accord’un hibrit versiyonlarında kullanılan vites seçicinin yerini burada bir vites topuzu alıyor. Jazz ve City gibi yeni modellerde kullanılan bu topuz, genel ambiyansla verilmek istenen kalite ve segment algısını biraz aşağı çekiyor. Saklama alanları ise fazlasıyla tatmin edici.

Sürücü ve konsolun ortasında konumlanan ekranlar ise Accord’un rakiplerine göre nadir zayıf halkalarından. Sürücü tarafında yarı dijital yarı analog gösterge tercihi dikkat çekiyor. Sol taraftaki kadranın yerine konumlandırılan dijital ekranın görsel olarak geçişleri ve grafikleri sorunsuz. Tam ortada dikey formatta konumlanan bilgi ekranı da yol bilgisayarı niteliği taşırken sağ tarafta analog hız göstergesi yer alıyor. Buradaki panel tıpkı Jazz’da olduğu gibi Avrupalı rakiplerine göre Accord’u nispeten demode hissettiriyor. Analog odağında tasarıma ilgi duyan klasikçilerinse bu dinamikleri beğenmemesi için ortada hiçbir sebep yok. İç yaşam alanında “keşke” dediğimiz bir nokta da ambiyans aydınlatmasının eksikliği oldu. Gece sürüşlerini fazlasıyla keyifli hale getiren bu tasarım detayını da Accord’da görmek isterdik. Arka taraftaki yaşam alanıyla segment beklentilerini karşılayan Accord’un EXECUTIVE+ donanım seviyesinde öndekilere ek olarak arka koltuklarının da standart olarak ısıtma desteğiyle geliyor olması, belirtmeden geçemeyeceğimiz konfor elemanları arasında.

Sınıfında tek uzaktan çalıştırma desteği; Donanımlar

Onuncu nesil Accord’un makyajlı versiyonu donanım bazında pek çok teknolojik özelliği beraberinde getiriyor. Türkiye’de sunulan iki donanım seviyesinin de bu kapsamda oldukça dolu olduğunu söylemek mümkün. İki paket arasında fark yaratan temel özellikler ise; kör nokta ve çapraz trafik uyarısı, premium ses sistemi, anahtarsız giriş ve çalıştırma, ısıtmalı arka koltuklar, hafızalı sürücü koltuğu ve uzaktan motor çalıştırma olarak değerlendirilebilir. Bunun dışında her iki versiyonda da güvenli sürüş destek sistemlerinin standart olması memnun edici.

Accord’da bulunan ve sınıfında tek olmasıyla dikkat çeken uzaktan motor çalıştırma özelliği de ön plana çıkarılması gerekenler arasında. Sürücü bu özellik üzerinden motoru uzaktan çalıştırmak için anahtar üzerindeki LOCK düğmesine basıyor ve ardından MOTOR düğmesine basılı tutuyor. Dörtlü flaşörlerin yanıp sönerek sinyalin alındığı teyit edildikten sonra motor çalıştırılıyor ve bu yöntem ile aracın motoru 10 dakika boyunca çalışmaya devam ediyor. Kullanıcılar bu sayede önceden gerçekleştirdikleri ayar sayesinde araç içerisinde girmeden sıcaklık-soğukluk atmosferini ayarlayabiliyor. Sürücünün araca girmesiyle birlikte motorunu tekrar kapatan Accord’u, tekrar düğme üzerinden çalıştırılarak yola devam ediliyor.

Marka içerisinde geliştirilen ve otonom sürüş opsiyonu sunan Honda SENSING, sürücüyü uyararak ve belirli koşullar altında sürücünün bir çarpışmadan kaçınmasını veya çarpışmanın şiddetini hafifletmesini sağlıyor. Yeni Accord’da sunulan Honda SENSING özellikleri arasında, gelişmiş sürüş destek teknolojilerden biri olan Çarpışma Hafifletici Fren Sistemi ve onunla entegre çalışan Çarpışma Uyarı Sistemi var. Bunların yanı sıra Şerit Takip Uyarı Sistemi ile birlikte çalışan Şeritte Tutma Asistanı sayesinde araç otomatik olarak direksiyona müdahale ediyor. Accord’un Düşük Hızda Takip ile Uyarlanabilir Hız Sabitleme gibi özellikleri de gerçekleştirdiğimiz uzun yol sürüşündeki en büyük yardımcılarımız arasında yer aldı. Modelin merak ettiğiniz tüm detaylı özelliklerini buradan da inceleyebilirsiniz.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

2021 Honda Accord için motor ve sürüşten notlar

2021 Honda Accord Türkiye’ye tek motor seçeneğiyle geliyor. Turbo destekli 1,5 litrelik VTEC benzinli motor herhangi bir elektrik desteği barındırmadan 190 PS güç ve 260 Nm tork üretiyor. Şanzıman tarafında ise 7 kademeli CVT standart. Accord tüm bu parçaların bir araya gelmesiyle birlikte 0’dan 100’e hızlanmasını 8,9 saniyede tamamlıyor. 190 km/s olarak kağıt üzerinde verilen maksimum sürat ise 198 km/s seviyesinde kesiciye giriyor.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Maksimum tork değerini geniş bant aralığında vererek fark yaratma niteliği barındıran bu motor, Accord’un tasarım karakterine paralel şekilde daha çok sportif sürüş odağında hissiyat uyandırdı. Özellikle araçta sunulan “Sport” sürüş moduyla birlikte kabin içerisinde sızan motor sesi, meraklılarını mutlu edecek gibi görünüyor. Burada hissettiğimiz nokta “Sport” ile standart sürüş modu arasındaki motor karakteri oldu. ECON modunda motor sesi gözle görülür şekilde azalıyor. CVT şanzıman ise yer yer direksiyon arkasındaki kulakçıklar üzerinden müdahale edilme gerekliliği yaratıyor. Geçişleri sorunsuz olsa da, vites atma konusunda biraz geç hareket etme karakteri zaman zaman rahatsız edici. Bu ikilinin sunduğu tüketim kombinasyonu ise fabrika verisi olarak 7,3 litre. Yoğun dur-kalk şehir içi trafiğinde 10 litre dolaylarında paylaşılan bu değer, uzun yol odağında 7 litrenin altına inebiliyor.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Accord’un segmentindeki kullanıcıların otoban odağında tercih edeceği ve Honda’nın “çok yüksek hız” olarak nitelendirdiği sürüşlerde ise ortalama tüketimin 10 ile 11 litre aralığında olacağını 400 kilometrelik bu ön sürüşte gözlemlediğimizi özellikle belirtmek istiyoruz. Bahsettiğimiz bu hızlarda aracın izolasyonu da beklentileri karşılıyor. 130-140 km/s’e kadar rüzgar sesi konusunda da D segment olduğunu hissettiren Accord’da daha üst sınırlarda sesle daha fazla muhatap olmaya başlıyorsunuz. Bu noktada Honda’nın bir ilk olarak sunduğu ve ses seviyesini 6db aşağı çeken jantların da payı var. 1.539 kilogramlık bir otomobil olan Accord’un tamamen bağımsız olarak gelen süspansiyon yapısı da ilk izlenim olarak daha çok sportif sürüş odaklı hissiyat yarattı.

Kaputa ayrı parantez

Accord ile gerçekleştirdiğimiz 400 kilometrelik tanışma yolculuğunda ayrı bir parantez açma gereği duyduğumuz son bölüm kaput tarafında. Yazımızın başında da bahsettiğimiz gibi 2021 model yılıyla bizi selamlayan Accord, aslında onuncu jenerasyonun makyajlanmış dinamiklerini taşıyor. İlk kez 2017 yılında tanıtımı gerçekleştirilen bu neslin yaklaşık 4 yıldır yollarda olduğunu söyleyebiliyoruz. Pek çok pazarda önemli bir kitleye erişen Accord, hal böyle olunca deneyim konusunda yorumlarını derleyebileceğimiz bir otomobil haline geliyor.

Accord ile tanışmadan önce gerçekleştirdiğimiz detaylı araştırmada, yeni nesilde kullanılan alüminyum alaşım kaputun özellikle yüksek hızlarda sallandığına dair çokça kullanıcı yorumu dikkatimizi çekmişti. Gerçekleştirilen lansman gereği otomobili ağırlıklı olarak şehirler arası kullanıyor oluşumuz, bu durumu somut olarak deneyimleme konusunda karşımıza büyük bir şansı da çıkartmış oldu.

400 kilometre sonunda Accord’un kaputunda genel kullanıcı yorumlarına paralel olarak özellikle 100 km/s üzeri hızlarda esnemeleri çok net bir şekilde biz de gözlemleme fırsatına eriştik. Rüzgar direncinin fazla olduğu noktalarda varlığını daha da hissettiren bu durumun arkasında ise birkaç neden olduğu tahmin ediliyor. Bunlardan ilki yakıt ekonomisi odağında ağırlığın azaltılması için kaputun daha ince bir yapıda tasarlanmış olması. İkinci noktada ise olası çarpışmalarda yayaların ve diğer canlıların en az zararı görmesi adına gerçekleştirilen tasarım ve malzeme tercihi var. Bizim gibi pek çok kullanıcının dikkatini çekeceğini düşündüğümüz bu durumla ilgili Honda’nın makyaj operasyonu sonrası da bir adım atmamış olması, uzun vadeli kullanımda herhangi bir sorunun olmayacağı fikrini akıllarımıza getiriyor. Kaputtaki bu sallantının aktif sürüşü negatif etkilediğine dair bir izlenimimiz de şu aşamada söz konusu değil. Önümüzdeki süreçte şehir içi ve konfor odaklı şekilde daha detaylı konuğumuz olacak 2021 Honda Accord ailesinin fiyatlarına haberimizden ulaşabilirsiniz.