Turist vizesi; 2021 Honda Civic ön incelemesi

13 Kasım’da Türkiye satışları başlayacak olan yeni nesil 2021 Honda Civic ailesiyle, macera öncesi tanışma fırsatına eriştik.

Honda’nın artık imza modeli konumunda olan Civic, küresel çapta markası için olduğu kazar Türkiye pazarı için de uzun yıllardır önemli bir otomobil. Sedan gövde tipinin üretiminin Gebze’de gerçekleştirilmesinden ötürü iç pazara katkı sağlayan bir model konumunda olan Civic, bu vesileyle fiyat avantajıyla da satın alınabiliyordu. Bu hafta itibarıyla lansman dönemini yaşayan 11 nesil ile birlikte ise bahsettiğimiz bu tüm dinamiklere veda ediyoruz. Honda’nın fabrika kapatma hamlesiyle birlikte uzun süre sonra ithal modeller arasına katılan Civic, 13 Kasım itibarıyla yenilenen dinamikleriyle satışa sunulacak. Düzenlenen özel etkinlik kapsamında erken deneyimleme ve tanışma fırsatına eriştiğimiz 2021 Honda Civic ailesinin, bizim gözümüzden öne çıkanlarını bir araya getiriyoruz.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

2021 Honda Civic; yeni neslin tasarımda hissettirdikleri

11. nesil ile birlikte Civic’in tasarım karakterinde iki parçalı bir değişim rüzgarı estiğini hissediyoruz. Araç ile gerçek hayatta karşılaştığımız ilk andan itibaren, yeni renk seçenekleriyle birlikte kesinlikle dikkat çekici bir karaktere sahip olduğunu söyleyebiliriz. Ön bölümde daha çok Jazz’a yakın hissettiren tamamen yeni bir ızgara ve burun tasarımıyla gelen otomobil bu sayede çok daha modern görünüme sahip. Tamamen yenilenen ve aydınlatma performansı gayet başarılı olan yeni far grubu da aracın bu yeni karakterinde çok büyük bir rol oynuyor.

Renk paletiyle birlikte yeni nesile özel olan jantların da gerçek hayatta çok keyifli göründüğünü belirtmeden edemiyoruz. Civic’in arka tarafına geçtiğimizde ise öne göre hissiyat olarak nispeten biraz daha geride kalan bir tasarım karakteri karşımıza çıkıyor. Burada daha sade bir yapıdan faydalanmayı tercih eden Honda cephesi, Accord hissiyatını ön bölüme daha daha çok arka tarafta bariz şekilde daha fazla yansıtıyor.

İç yaşam alanı ve ebatlar

Yeni nesille birlikte ebatsal olarak pek çok noktadan ileriye taşınmış bir Civic bizi bekliyor. Gerek aks mesafesi gerekse uzunluk tarafında kendisini önemli ölçüde hissettiren bu artışları, aracın içerisine girdiğinizde hemen hissedeceğinizi garanti ediyoruz. Tasarım detayı olarak iyileştirilen ön camla birlikte daha geniş bir görüş açısının sunulması ve oturma pozisyonundaki yeniliklerle birlikte ön bölümde de çok daha tatmin edici bir deneyim söz konusu.

Arka taraftaki alanı, altyapıdaki önemli değişiklikle bir arada değerlenmekte fayda var. Yeni nesille birlikte arka tarafta da bağımsız süspansiyon mimarisiyle gelen Civic, bu sayede konfor dinamiklerini bariz şekilde artırmış durumda. Bu sistemin konfor alanında getirdiği artının ise genel olarak arka yaşam alanı ve bagaj hacmi gibi bölümlerde negatif yönde etkisinin olduğunu biliyoruz. Honda cephesi bu değişimle birlikte ortaya çıkabilecek bir alan daralmasını önlemek adına arka tekerlekler arasındaki mesafede çok yerinde bir genişlemeye gitmiş durumda. Bu sayede yeni Civic’in diz, omuz ve baş mesafesi gibi bölümlerinde iyileşme sunarken, bagaj hacmi tarafında önceki nesline göre sadece 7 lite kayıp vererek toplamda 512 litrelik bir değerle yola devam ediyor.

Kusursuza yakın dijital sürücü ekranı

Bir süredir yurt dışında yollarda olan Civic hakkında merak ettiğimiz noktaların başında tamamen yenilenen ön paneli geliyordu. Tasarımıyla beklentilerimizi artıran bu panelle tanışmak için direksiyon başına geçtiğimizde, bizi görsel bazda kusursuza yakın bir deneyim karşıladı. Honda mühendislerinin üzerine çalışıldığını fazlasıyla hissettirdiği sürücü ekranı Civic ürün gamı için bir ilk niteliğinde.

Executive+ versiyonun benzinli motor seçeneğinde ise Civic’te ilk kez sunulan 10,2 inçlik yüksek çözünürlüklü tam renkli LCD ekranın grafik detaylarındaki zenginlik şaşırtıcı derecede başarılı. Otomobilin farlarını aktif hale getirdiği anda ekrandaki araç ikonunun da aktif şekilde ön bölümünü aydınlatması, fren yapıldığında da arka stopların efektle aydınlatılması detaylara verilen özeni gösteriyor. Adaptif hız sabitleyicinin aktif olduğu senaryodaki yol işleyişinin gösterildiği grafikler de premium otomobil seviyesinde akıcı ve tatmin edici.

Civic’in Premium ve Elegance versiyonları standart olarak 7 inç, Executive+ versiyonunda ise 9 inç dokunmatik ekranlı bilgi-eğlence sistemiyle geliyor. Yeni Accord ile birebir aynı olan bu panelin kullanışlılık açısından sorunsuz olduğunu söyleyebiliriz. Burada özellikle belirtilmesi gereken en kulanışlı yenilik ise,artık standart olarak tüm donanım paketlerinde Apple CarPlay ve Android Auto uyumlu olan bilgi-eğlence sisteminin sunuluyor olması. Kablosuz bağlantı desteğiyle gelen sisteme ek olarak Executive+ versiyonunda akıllı telefonlar için kablosuz şarj özelliği de yer alıyor.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Sürüşten ilk öne çıkanlar

Düzenlenen özel etkinlik kapsamında kendisiyle 1 gün geçirme şansına eriştiğimiz 11. nesil Civic ile yaklaşık 150 kilometrelik sürüşü geride bıraktık. Bu sürüş tanışma niteliğinde olsa da, aracın geliştirmelerini anlama konusunda zihinlerimizdeki fikirlerin oluşmasına yardımcı oldu. Önceki neslin en önemli eksiklerinden birisi olan yalıtım konusuna özellikle çalışıldığını belirten Honda’nın bu geliştirmelerini 150 kilometrelik sürüşte hissettiğimizi gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz. Civic artık 140-150 km/s’lik hızlarda bile rahatsız edici olarak değerlendiremeyeceğimiz yaşam alanı var.

Yeniliklerin altyapı tarafındaki süspansiyonlar da konfor elemanları konusunda başarılı. Sönümleme konusunda göz ardı edilemeyecek kadar başarılı noktaya getirildiğini gördüğümüz süspansiyonlarla birlikte aracın şasisinde yapılan iyileştirmeler de sürüş deneyimini bir adım yukarıya taşıyor. Tasarımın getirdiği daha düşük sürtünme katsayısı ile birlikte burulma direnci iyileştirilen gövdenin virajlarda daha iyi olduğunu da gözlemledik. Sürüşün konfor bazındaki iyileştirmelerine artırılan malzeme kalitesini de döşemeleri de ekleyebiliriz. Önceki nesilde eksikliğini hissettiğimiz kalite tarafında, kullanıcıların temas ettiği her noktaya ekstra çalışıldığını hissettiğimiz Civic’te bu hissiyat koltuk başlıklarına kadar gözümüze çarpıyor.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Civic ile geçirdiğimiz 150 kilometrelik sürüşte bize eşlik eden 1,5 litrelik benzinli motorun da karakterini görme fırsatına erişiyoruz. 182 PS güç ve 240 Nm tork üreten bu motor, bu verileri alt devirlerinden itibaren verdiği için performanslı bir sürüş hissiyatı yaratıyor. Bu motorla 0’dan 100’e hızlanmasını 8,1 saniyede tamamlayan Civic, motorun başarılı şekilde ayarlanmış dinamikleri sayesinde gerek ara hızlanma gerekse tam performansta daha başarılı hissettiriyor. Fabrika verisi karma tüketimde 6,7 litre olarak verilen benzinli motorun, yüzde 80’i uzun yol sürüşünde geçen 150 kilometrelik maceramızda 7,5 litrelik ortalama sunduğunu gördük. Honda’nın yeni nesil motorlarındaki başarılı ekonomik sürüş dinamiklerinin yeni Civic’te de yakalanabilebileceğini bu tanışmada notlarımız arasında ekledik. Önümüzdeki günlerde daha uzun bir sürüş deneyimi için tekrar bir araya geleceğimiz yeni nesil Civic, ithal olarak geldiği yeni dönemde bizden ilk aşamada turist vizesini almayı başardı.

İlgili video