Tom Clancy’s H.A.W.X. 2 

Faruk AKINCI 06 Kasım 2010 13:18 - Güncelleme: 06 Kasım 2010 15:45

Ace Combat serisini oynadınız mı bilemiyoruz ancak HAWX için Tom Clancy evreninde geçen bir Ace Combat oyunu desek yeridir. Sanırız ki oyunun en büyük rakibi de Ace Combat’tır. Gelgelelim Ace Combat arcade ve simülasyon arasını iyi tutturmuş ve oynanışını da sıkı bir senaryoyla beslemiş bir oyundur. HAWX ise Ace Combat’a göre biraz daha ciddi bir yapımdı. Öylesine tuhaf hataları vardı ki bir şekilde Ace Combat gibi kendine sıkı bir hayran kitlesi edinemedi. Örneğin, dost yapay zekası yerlerde sürünüyordu ve yeryüzü grafikleri resmen bir önceki nesilden kalma gibiydi. Fakat geliştiriciler bu kez ilk oyundan gereken dersleri aldıklarını ve bir sonraki oyunda çok daha sıkı bir deneyim yaşayacağımızı söylemişlerdi. Sonuç: Heyhat!

GÖKLERDEKİ HAYAT
Birinci oyunun aksine bu kez Orta Doğu’dayız. Bölgede şiddet eylemleri artmış ve sayısız iç savaş ortaya çıkmış. Ayrıca, Rus nükleer füzelerinin yerinde yeller esmekte. Senaryo boyunca üç grubun kontrolünü ele alıyoruz: Amerikan, İngiliz ve Rus pilotlarının uçaklarını kontrol etme şansımız oluyor. Her bir grubun senaryo akışı ve karakterleri oldukça farklı. Yaşanan olayları değişik bakış açılarından izleme şansı sunulmuş bize. Bu arada senaryonun Ghost Recon evreninde geçtiğini de belirtelim. Eğer Ghost Recon serisinden herhangi bir oyun oynadıysanız tanıdık simalarla karşılaşmanız mümkün. Zaten senaryo düzlemi de Ghost Recon serisini takip ediyor. Aslına bakarsanız oyunun, ilkinden öyle çok belirgin farkları yok. Oynanış hemen hemen aynı… Bu kez uçak yelpazemiz biraz daha geniş. AC-130, A-10, Thunderbolt II, F-16 Fighting Falcon, F-22 Raptor, F-35 Lightning II, Su-37 Terminator gibi uçakların yanında ilk oyunda olmayan gece görüşlü bombardıman ve insansız hava araçları gibi uçakları da konrol edebiliyoruz. Aslında bu geniş yelpazenin ardından oyunun en büyük sorununu da söylesek iyi olacak. Tamam, bu arcade tarzına yakın bir aksiyon oyunu, bu nedenle herhangi bir simülasyon deneyimi beklentimiz yok. Ama her uçak aynı şekilde mi kontrol edilir yahu? Yine tamam, belki de oyuncuyu zorlayarak uzaklaştırmak istememiş olabilirler ancak bu bir uçak oyunu ve insan kullandığı uçaklar arasında biraz olsun farklılık görmek istiyor. Yani bir F-22’yle, bir bombardıman uçağının kullanım deneyimi de aynı olmaz ki… Bizim gözümüze çarpan en büyük eksikliklerden biri bu. Diğer yandan her uçağın kullanımı aynı olsa da genel olarak havada gezinmek gayet keyifli, savaşlar da oldukça heyecanlı geçiyor. Oyunun atmosfer yaratmak konusunda pek bir sıkıntısı yok belli ki. Kolayca havaya girip it dalaşına başlıyorsunuz. İşin ritmini bozansa aradaki bombalama ve gizlilik gerektiren görevler olmuş. Oyun amacından biraz olsun sapmaya başladığı zaman tökezlemeye başlıyor. Sanıyorum bu durumda yapay zekanın son derece kararsız olmasının da etkisi var. Bazen attığını vuran yapay zeka, bazen de abartı derecede gerzekleşebiliyor. Bu durum normal hava savaşlarında kendini çok belli etmezken, farklı yapıdaki görevlerde mutlak bir tutarsızlıkla karşı karşıya kalıyorsunuz. Örneğin, gizlilik gerektiren bir sabotaj görevinde nasıl olduğunu anlamadan ölebilirken, bir sonraki denemenizde mükemmel bir şekilde görevinizi tamamlayabiliyorsunuz. Bu nedenle özel görevler son derece aksak işliyor. Çok daha anlamlı bir şekilde kurgulanabilirmiş.

KAPTANINIZ KONUŞUYOR
Önceki oyunda iniş ve kalkış yoktu. Bu kez görevlerin çeşitli yerlerinde iniş veya kalkış yapmanız da gerekebiliyor. Açıkçası işin bu kısmı gayet eğlenceli geldi bize çünkü gündüz vakti bir üsse inmekle, gece vakti bir uçak gemisine inmek arasında epeyce fark var. Elbette ki bir simülasyon oyununda olduğu gibi kalkış için yüzlerce detayı düşünmeniz gerekmiyor. Sadece birkaç manevrayla gayet rahat bir şekilde halledebiliyorsunuz bunu. İkmal ya da tamir için iniş yapabilmek gayet hoş bir ayrıntı ancak havada da ikmal yapabileceğinizi hatırlatalım. Kullanım mekanikleri gayet basit olduğu için sizi zorlayacak pek fazla bir durum yok ortada. Sadece her oyun gibi biraz alışkanlık gerektiriyor o kadar. Ama tecrübeli simülasyon severler için HAWX 2 parkta yürümek kadar kolay olacaktır.

MAYDAY! MAYDAY!
Grafikler gözle görülür kadar olmasa da bir nebze geliştirilmiş. Özellikle yeni hasar modellemesi sayesinde vurduğunuzu, yediğinizi anlıyorsunuz. Çatışmanın ortasından kanadınız kopabiliyor ya da motor hasar alabiliyor. Siz de kanadı kırık bir uçağı indirmeye çalışmak gibi türlü kahramanlıklara soyunabiliyorsunuz böylece. Her ne kadar geliştiriciler yapay zekanın geliştirildiğini söyleseler de biz pek öyle düşünmüyoruz. Eğer geliştirmekten kasıt düşmanın her hareketinden kaçacak şekilde scriptler yazmaksa tamam ancak belli ki duruma göre strateji geliştirecek bir yapay zeka yok karşımızda. Bazen resmen otomatik şekilde sizi vurabildiğini görüyor, sinir bozucu derecede imkansız işler yapabildiğini görüyorsunuz yapay zekanın. Kesinlikle bir denge yok.

OLMUŞ MU? OLMAMIŞ…
Oyunda multiplayer seçenekler de bulunuyor. Aynı takımda dört kişiye kadar ortaklaşa oynayabildiğiniz gibi sekiz oyuncuya kadar da karşılıklı olarak kapışabiliyorsunuz. Uzun lafın kısası HAWX 2, beklendiği gibi ağır bir hamle değil, sadece oynanıp unutulacak bir oyun olmuş. Yani iflah olmaz bir uçak hastası değilseniz, yeni Ace Combat oyununu beklemekte fayda var. Maalesef HAWX 2’yi herkese tavsiye edemeyeceğiz.

Gece görüşüyle gerçekleştirdiğiniz sabotaj görevleri göze hoş gelse de bir süre sonra içinizi bayacak kadar rutine giriyor. Burada önemli olan hedefleri belirlemek, ardından işaretlemek, sonra da yok etmek.

Oyunda epeyce farklı savaş uçağı modeli bulunuyor. Ancak maalesef bunların kullanımları neredeyse aynı. Bu nedenle bir uçağın kullanımını öğrendiğinizde, diğerini de otomatik olarak kullanabiliyorsunuz.

Görevlerde detaylı bir istatistik sistemi bulunuyor. Özellikle HUD’da hedeflerinizin kaçını başarıyla vurduğunuz ya da ne kadar cephane harcadığınız gibi bilgileri görebiliyorsunuz.

Bazen küçük ayrıntılar bir oyunun çehresini değiştirebiliyor. Aslına bakarsanız inip
kalkmak oyunun bütününe epeyce bir şey katmış. Hem grafik açısından hoş görünüyor, hem de uçağınıza bakım yapma imkanı sağlıyor.