reklamı kapat

POPÜLER

Dead Space 3 incelemesi

 - Güncelleme: 08 Nisan 2013 16:19

Dead Space 3

ÇOK DAHA HIZLI
Gelelim Call of Duty ile aynı cümle içinde geçme gafletinde bulunduğu noktaya, yani oynanış dinamiklerine. Dead Space her ne kadar tür olarak “Aksiyon” genel başlığının altında yer alıyor olsa da hiçbir zaman aksiyon öğeleri ile ön planda olan bir yapım olmadı. Oyunun “Call of Duty”leştiği düşüncesinin temelinde ise Isaac’in hareketlerinin daha akıcı olması yatıyor. Dead Space 3’ün serinin önceki oyunlarına nazaran daha hızlı olduğu bir gerçek. Ancak hikayenin geldiği nokta düşünüldüğünde oluşan kaotik ortamın da bu hıza ihtiyaç duyduğunu söylememiz gerekli. Sonuçta artık o arkası görünmeyen köşeden neyin fırlayacağını merak ettiğimiz oyun değil Dead Space, her an her yerden Necromorph veya gözü dönmüş bir insan taarruzuna hazırlıklı olmamız gereken bir yapımdan bahsediyoruz. Hal böyle olunca Isaac’in daha hareketli olması göze batmıyor, aksine oyunun yapısına cuk oturuyor. Üstelik serinin temelini oluşturan mermi bulma sıkıntısı gibi etmenlerin yerli yerinde durması da sevdiğimiz yapının korunmasını sağlıyor. Oyunun zorluk seviyesini normalden daha üst seviyelere çekerseniz Dead Space 3’ün asla Call of Duty benzeri bir yapıya kavuşmadığını ve zorluğuyla çileden çıkaran halini koruduğunu kendi gözlerinizle görebilirsiniz.

LİMİTLERİN ALTINDA
Teknik detaylara geldiğimizde ise maalesef oyunun en zayıf noktasına temas etmiş oluyoruz. Mevcut konsol neslinin sonlarına geldiğimiz bu günlerde PC’nin gücüyle ön planı çıktığını pek çok oyunda görüyoruz. Ancak Visceral Games limiti PC seviyesine çekmektense konsol standartlarında kalmayı tercih ederek büyük bir yanlış yapmış bana göre. Sunum ve hikaye noktasında detaylara bu kadar özen gösteren bir firmanın bu noktada böyle bir karar vermesi şaşırtıcı. Eğer fırsat bulur ve etrafınızı yakından incelemeye karar verirseniz nahoş görüntülerle karşılaşmanız olası. Dead Space gibi “karanlık” bir oyunda görsel anlamda göze en çok hoş gelen unsurun ışıklandırmalar olması fazlasıyla ironik. Bir korku oyununun olmazsa olmazlarından olan seslere geldiğimizde ise yine serinin geneline göre bir geride kalmışlık hissediyoruz. Özellikle gerek film olsun, gerek oyun olsun her türlü korku yapımında görebileceğimiz “ani ses efektlerinin” Dead Space 3’te gereğinden fazla kullanılmış olması biraz rahatsız edici. Daha önce de dediğimiz gibi, başarılı bir korku oyununda her şeyin tam dengede olması gerekiyor ve olmadığında göze batıyor. Neyse ki müzikler oyuncuyu moda sokabilmek için gerekeni yapıyor.

HERŞEYE RAĞMEN
Dead Space 3, sizin ondan ne beklediğinize göre farklı cevapları olan bir oyun. Eğer ki ilk iki oyunun tamamen benzerini istiyor ve değişimlerden rahatsız oluyorsanız sizi pek mutlu etmeyebilir. Ancak hikayesiyle, her an her yerden gerebilme potansiyeliyle, uzun zamandır görmediğimiz kadar güzel evreniyle ve daha pek çok güzel detayıyla oyuncuyum diyen herkesi mutlu edebilecek bir yapım Dead Space 3, tadını çıkarın.